HAY’ATIN ANLA’MI
Abone Ol 

HAY’ATIN ANLA’MI

HAY’ATIN ANLA’MI Geçenlerde bir oyuncunun röportajına rastladım. Diyor ki ”Neticesinde her karakteri aynı kişi oynuyor yani ben oynuyorum. Sahneye çıkarken beni, kendi elbisemi üstümden çıkarıp bir kenara koymuyorum ki. O oynadığım karakterlerden Naime de benim içimde, o dram teyzelerdeki kadınlar da benim içimde. Yani oynadığım karakterler bana ait. Naime’ye ya da o teyzelere ait değil […]

HAY’ATIN ANLA’MI

Geçenlerde bir oyuncunun röportajına rastladım. Diyor ki ”Neticesinde her karakteri aynı kişi oynuyor yani ben oynuyorum. Sahneye çıkarken beni, kendi elbisemi üstümden çıkarıp bir kenara koymuyorum ki. O oynadığım karakterlerden Naime de benim içimde, o dram teyzelerdeki kadınlar da benim içimde. Yani oynadığım karakterler bana ait. Naime’ye ya da o teyzelere ait değil ki. Metnin üstünde Naime dese de Naime’yi konuşturan, ona can veren benim.

Ah kulundan konuşan Allah’ımın kelamının güzelliğine bakar mısınız.. Neyi idrak ettim biliyor musunuz? Aslında baktığım her yerde, annemde, babamda, sokaktan geçen satıcıda, patronumda, eşimde, bir dilencide, bir hayvanda, bir bitkide gördüğüm yalnız benim. Gayrısı yok. Herkes ben, ben de herkesim. Çünkü tüm varlığın kaynağı olan enerji TEK. Allah bilincinde ayrılık mı var sanki! O ayrılıklar; ırk, din, renk, cinsiyet kalıplarının içine sıkışıp özünü unutan, hevâ ve heveslerinin, dünya isteklerinin ardı arkası kesilmeyen kör insan için geçerli değil mi?. Mesela hakkımı yediğini düşündüğüm bir kişi, içimde bir yerlerde beni esir ediyor belli ki, ve ona esir oldukça hu-zurlu ve öz-gür değilim.

HAY’ATIN ANLA’MI

Canım Allah’ım sırf benim terbiyem için, o kişinin bende uyandırdığı olumsuz duygulardan arınmam için kılıktan kılığa girip -benim farklı bir kişi olarak gördüğüm- kendi tecellisiyle terbiye ediyor. Dışarıda olduğunu sandığım her zuhur, her kişi aslında benim neyi seçeceğimi bana gösteren bir ayna değil de ne! Yani beni bana gösteren, hangi versiyonda olduğumu talim etmeme sebep aynalar. Kendi içimi bana yansıtan o aynalara baktığımda nefsim yerine özümü dinleyebilsem, ah sabredip gayret edip nefsimi değil; hakikatimi, Hakk’ın halkına hizmet etmeyi seçebilsem, beni kızdıran, kıskandıran, nefrete boğan kişiler kalır mı etrafımda ve dahi içimde?..

Hazreti Mevlana‘ya soruyorlar: ‘Şems’ten ne öğrendin?’ diye. Mevlana diyor ki, ”Şems gelene kadar bir çok şey biliyordum, ama o geldikten sonra; dünyada bir kişi aç olsa, ben de doyamadım, dünyada bir kişi üşüyor olsa, ben de üşüdüm. Yani Şems bana bu alemde herkesin derdini ve acısını paylaşmayı öğretti. Şems bana Peygamberin hakikatini öğretti.” Demek ki, insanları insan kılan dünyada yaşayan herkesle bir ve beraber olabilme zevki. Ve onlara karşılıksız hizmet edebilme zevkini yaşamak. Aslında yardımı kendine yapıyorsun Melda, yaptığın seçimle niyetini ve tarafını belli ediyorsun. Hayatına böyle böyle yön veriyorsun ve işte o zaman uyuyanları uyandırıveriyorsun…

Melda ÇÜÇEN

KAYNAKÇA
Cemalnur Sargut, Aşktan Dinle, Nefes Yayınları
Deniz Erten, İşaret 3, Destek Yayınları

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM