Allah Korkusu
Abone Ol 

Allah Korkusu

Bugün kendimce çok değer verdiğim bir konu hakkında yazmak istedim. Konumuz Allah korkusu.  İnce bir konu farkındayım. Ancak ruhumu anlayan okurlara gönülden hitap ettiğime inanıyorum.   Allah Korkusu Birey doğduğu günden itibaren ve erken çocukluk döneminde  ilk tattığı duygu anne sevgisidir. Akabinde diğer aile bireyleri çevreye duyulan güven gelir. Hiçbir bebek düşünmez annesinin onu beslemeyeceğini veya altının alınmayacağını. Tabii bebeklerin temel ihtiyaçlarının yanında […]

|

Bugün kendimce çok değer verdiğim bir konu hakkında yazmak istedim. Konumuz Allah korkusu.  İnce bir konu farkındayım. Ancak ruhumu anlayan okurlara gönülden hitap ettiğime inanıyorum.  

Allah Korkusu

Birey doğduğu günden itibaren ve erken çocukluk döneminde  ilk tattığı duygu anne sevgisidir. Akabinde diğer aile bireyleri çevreye duyulan güven gelir. Hiçbir bebek düşünmez annesinin onu beslemeyeceğini veya altının alınmayacağını. Tabii bebeklerin temel ihtiyaçlarının yanında da en temel manevi ihtiyacı sevgidir. Bebek ile anne arasındaki  bağlılığını temelini buna dayandırmak mümkündür.  

Hayatımda ilk öğrendiğim dört değer de anne- baba- Allah- Atatürk sevgisi oldu . Kardeşim olmadığı için o duyguyu kardeş saydığım dostlarımdan öğrendim ( Umarım doğru adlandırdım . ) .Yani bu dört değer sizler için değişkenlik gösterebilir .  

Sevgi daima önceliğimiz ;

Sevgi daima önceliğimiz iken  bireye öğretilen ilk ahlaki değerlerin de bu doğrultuda olması beklenir . Ancak genel olarak bu ahlaki değerler din üzerinden bireye öğretilir. Örneğin :  Yalan söyleme “Allah görür.. “, günah işleme öldüğünde cehenneme gidersen gibi. Öyleyse bu denklemde bir yanlışlık var değil mi ? Bu denkleme göre ilahi değerimiz , yüce yaratıcımız Allah  ile aramızdaki bağ sevgi bağı değil de korkuya dayanıyor . Yani birey üzerinde sevgiden ziyade  Allah’ın korkulması gereken bir güç algısı oluşmakta .

İnsan  korktuğuna değil sevdiğine  saygı duyar . Peki tutun ki ben çok yanılıyorum , Gelmişim burada kaç yıllık söylemleri eleştiriyorum. Öyleyse  madem dünyada gaddarlık hüküm sürmüş cinayetler artmışken sevgi frekansından çok çok uzaklaştığımızın da mı farkında olamaz insan ?  

İyiliğe, doğruya, güzele, sevgiye sevk etmek

Başta İslamiyet olmak üzere dört büyük dinin temelinde şu yatar ;  İnsanları iyiliğe,  doğruya ,güzele ,sevgiye sevk etmek. Tanrıya kulluk etmenin en temel unsurlarıdır da bunlar.  Hiçbir din ve inanışta insanların birbirlerini  sevmesine karşıtlık yoktur. Öyleyse her şeyin özü bu dört kelime ise korku bunun neresinde. Korku işin kolayına kaçmakta değil de ne ?  

Allah sevgisi kadar üstüne yüce bir duygu tanımazken Allah korkusuna ne kadar ihtiyaç duyar ki insan ?  

Allah’ın  isimlerinden Vedud esması  

O’nun esma-i hünsasından/güzel isimlerinden biri de Vedud’dur. Vedud en katıksız, latif ve ince sevgi sahibi demektir. “Şüphesiz Rabbim(iz) çok merhametlidir ve kullarını çok sever.” (Hud, 11/90). 

Allah’ın merhameti ve sevgisi daima kullarının üzerindeyken bizi nasıl korku frekansına çekildiğini kısaca anlatmak istedim . Belki farkına vararak belki de farkında olmadan sık sık kullanıyoruz Allah korkusunu  .  Bunu biraz düşünelim istiyorum. Sonrasında karar vermek ve alışkanlıklarınızı gözden geçirmek sizin takdirinizde . 

Gözde ŞENGÖREN / okuyeterki

Sosyal Medyada Paylaşın:
Önceki Yazı

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM