“B” ب Harfinin Sırrı “İlâhî sırlar peygamberlere inen kitaplardadır, peygamberlere inen kitapların sırrı Kur’ân’dadır, Kur’ân’ın sırrı Fatiha Sûresinde, Fatiha’nın sırrı besmelede, besmelenin sırrı ‘B’ ب harfinde, ب nin sırrı ise altındaki noktadadır.” Hz. Ali (r.a) “B” ب Harfinin Sırrı “B” ب Harfinin Sırrı Nedir? Yüce kitabımız Kur’an’ın ilk inen ayeti “Yaratan Rabbinin adıyla oku.” mealidir. […]
“B” ب Harfinin Sırrı “İlâhî sırlar peygamberlere inen kitaplardadır, peygamberlere inen kitapların sırrı Kur’ân’dadır, Kur’ân’ın sırrı Fatiha Sûresinde, Fatiha’nın sırrı besmelede, besmelenin sırrı ‘B’ ب harfinde, ب nin sırrı ise altındaki noktadadır.” Hz. Ali (r.a) “B” ب Harfinin Sırrı
Yüce kitabımız Kur’an’ın ilk inen ayeti “Yaratan Rabbinin adıyla oku.” mealidir. Açıkça görüldüğü gibi, ayette “oku” fiili net bir şekilde söylenmiştir. Bu da Besmele ile birlikte uygun bir fiil veya ismin gizli olarak var olduğuna bir işaret olup, bizim aslında çok önemlidir.
“B” ب harfi besmelede çok önemli bir rol üslenir. Kullanıldığı yere göre cümleye farklı farklı anlamlar katar. Bismillah’da da cümleye “ile” manasını verir. “İsmillah”, “Allah’ın adı” mânâsına gelirken; “Bismillah”, “Allah’ın adı ile” mânâsına gelir. Yani Besmeledeki “B” ب harfi, besmelenin işaret ettiği mânâ itibariyle, bir fiile başlamadan önce Allah’ın adı ile bu işe başlarım manasını kelimeye yükler. “Allah’ın adı ile…” deyince sanki cümle yarıda kalmış da devam edecekmiş gibi gelir bizlere. Cümlenin sonrasında devam edecek olan, bazen bir kelime bazen de bizzat bizim fiilimizdir. Misal olarak “Bismillah” deyip yemeğe başlarsak, mana âleminde aslında “Allah’ın adı ile yemeğe başlarım” demiş oluruz.
Okuyan, yazan, yemek yiyen, su içen, namaz kılan hatta adım atan dahi insanlar, bu yaptıklarıyla paralel olarak, dil ile seslendirilmemiş bir fiili veya bir ismi zihinlerinde takdir etmiş olurlar. “Allah’ın adıyla, okuyorum, yazıyorum, yemek yiyorum, namaz kılıyorum veya attığım adım Allah’ın adıyladır…” gibi. Bizim “Allah’ın adıyla” dememizin arkasında, Arapça gramer bakımından da böyle bir fiilin veya bir ismin olması şarttır.
Hz.Mevlana’nın farsça kaleme aldığı Mesnevi’nin o dillere destan ‘’Dinle bu neyi ki şikâyeti vardır. Ayrılıklardan hikâyesi vardır’’ şeklindeki ilk beytinin Farsçada ‘’Bisev in ney çün hikayen miküned…’’ diye başladığını, yani yine ب harfi ile başladığını görebiliriz.
İşte Besmele’nin başındaki ب harfi bizim kendi niyetimizle, kendi tercihimizle o gerçeğin gölgesi altına kendimizi dahil etmemizin işaretidir. Biz her şeyin Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla varoluşu gerçeğine ب yi dudaklarımızı birbirine değirerek dahil oluruz. ب harfi bu anlamda bizi de Allah’ın zikrine katar, taşır. Bu yüzden denebilir ki Besmelenin sırı ب de toplanmıştır.
Kuran’da her sürenin ilk ayeti besmele ile yani ب İle başlar. Besmele’siz başlayan Tevbe (Beare) Süresi yine besmele ile başlamamasına rağmen yine ب ile başlar. Yani, Kuran’da besmelesiz başlayan süre olsa da ب siz başlayan süre yoktur. Yine ilginçtir ki besmele ile başladığı halde, besmele’den sonraki ayeti ب İle başlayan bir süre de yoktur. İlk ayeti ب ile başlayan tek süre Tevbe (Berae) Süresidir.
(B) ب harfinin sırrı altındaki noktadan gelir. Çünkü Hz.Ali ‘’Bütün semavi kitapların esrarı Kuran’dadır. Kuran’daki her şey Fatiha’dadır. Fatiha’daki her şey Besmele’de dir. Besmele’deki her şey ‘ba’sında dır. Besmele’nin ‘ba’sındaki sır ise onun altındaki noktadadır.’’ buyurur. Yani her şey o bir tane ب harfiyle başlar. Kuran’da her süre Besmele ile başlar, o Besmele ب harfiyle başlar, ب harfi ise bir noktanın üzerine kurulur. Mevlana Mesnevi’ye başlarken; şu neyi bir can kulağı ile dinle, ayrılıklardan yakındığını anla!.. Hz.Mevlana bize hakikati anlamanın yanmaktan geçtiğini söyler, kalp yanmadan insan hakikate ulaşamaz. İlmin kapısı Hz.Ali’ye atfedilen bir söz vardır. ‘’İlim bir nokta idi, cahiller onu çoğalttılar.’’ ب harfinin altındaki nokta Allah’ı temsil eder, her şeyin kaynağı o noktadır. O nokta olmadan hiçbir şey olmaz… Bu yüzden ب harfi başlangıçtır, ب harfi anlayana sırdır.
Hz.Ali’nin elbette bir çok fikirleri ve şiirleri tüm insanlığa ışık tutmuştur.
Onlardan biri; Şahsen benim bildiklerim; bütün bilinenler, bilinebilecek olanlar ve bilinmeyenlerin yanında okyanusta bir damla bile değildir. Bir tarafta sonsuz bilgi, bir tarafta sınırlı miktarda öğrenilmiş ve bilinmiş veriler. Benim sınırlı bilgimi, sonsuz bilgiye nispet ettiğim zaman matematik sonuç, sıfırdan başka bir şey değildir. Bu bahis, Hz.Ali’nin meşhur hikmetinde ifade zirvesini bulur: ‘’İlim bir nokta idi, cahiller onu çoğalttı.’’ Bilginin, bilmenin amacı hakikattir, hakikate ulaşmaktır.
Bilgi bizi hakikatten uzaklaştırıyorsa o bilgiden uzak durmamız gerekir. İnsanoğlu pek çok şeyi biliyor, bilmeye de devam ediyor!..
Selamünaleyküm, Hz. Ali’nin (a.s) yukardaki hadisi çok değerli ve manalı bir hadistir. Velakin hadisin sonu, bilerek veya bilmeyerek eksik yazılmıştır. İlmin kapısı, Emirelmüminin Hz. İmam Ali (a.s) hadisin sonunda buyurur ki ….”o nokta benim.”
Selamlar
Selim Günaydin
Vealeykümselam kardeşim. Öncelikle yorumunuz ve sorunuz için teşekkür ederim. Doğru söylüyorsunuz. Dikkatinizi takdire şayan. İlmin kapısı dediğimiz zat Hz. Ali (r.a) hadisin sonunda şöyle buyurmuştur “işte o nokta benim” sevgilerimle…
Ne kıymetli bir yazı Tolga bey.
Kendi adıma çok faydalandım, sağolun varolun.
Yazının size veya bir başkasına faydası dokunuyorsa amacına ulaşmış demektir. Çok teşekkür ediyorum…
Aslında ne çok şey biliyoruz diye övünüyoruz. Marifet bizi ne kadar hakikate götürdüğünde…Kaleminize ve her birimizin sırrı anlamasına bereket dilerim!
Ne güzel söylediniz Amin ? teşekkür ediyorum…
Gercekten cok faydali ve açıklayıcı yaziydi. Teşekkür ederim.
Ben o sırrı biliyorum insallah.En’am 54 te geçen Rab bin kendi üzerine rahmeti yazması ile alakalı. ayetin devamında rahmetini hata ile günah isleyip sonra Tevbe edenlere yazdı der, bir hadistede siz hic gunah islemeyen kullar olsaydinız sizi yok edip yerinize günah işleyip af dileyen kullar yaratırdı.(rahmet etmek için) o zaten rahmet etmek için yaratmıstır bu sınav ortamını cünkü En’am 54 de ki Rab eğiten oğreten demektir. Öğreten ne yapar öğrettikleri ile sınava çeker,sınav ortamini ayarlar, sınav sonucunda ceza ve mükafat verme yetkisi o ögretendedir okullardan biliyoruz bu konuyu. Rabbin açılımını yaptığımıza göre ayete göre,ogrettikleri ile sınava çekmek için bu sınav ortamini hazırlayan Allahın ız Rabbiniz kendi üzerine rahmeti yazdı.bunların hepsi bunun için bu sınav ortamı bunun için Rahmet etmek için. Kimlere rahmet edeceğini de başka başka sürelerde rahmetini şuna yazdı diye anlatır (konuya döneyim) müslüman elinden dilinden zarar gelmeyen iman etmiş kisidir.muslumanın her işi hayırdır b ismi Allah derken hani bizzat-bizatihi-şahzen-bizzat şahsen kendisi anlıyorum.biz müslümanlar bir işe başlarken bismillah deriz çunku muslumanın her isi hayırdır.derizki bu hayr Allah’tan,Bu Rahmeti veren Allah.yemekmi yiyoruz bu rahmeti veren Allah. Birine iyilik mı yapıyoruz mesela=bu hayri sanada banada veren bizzat kendisi, bizatihi Allah, bizzat şahsen kendisi Allah diyoruz, esinlemi birliktesin bu rahmeti sanada banada veren bizzat Allah, bir Ayette diyor ki:attığın zaman sen atmadın lakin Allah attı. Onun icin Salih amelden önce iman isteniyordu eylemi onun adına yaptığının farkında olasın yine bir ayette siz ona yardımcılar olunku oda size yardım etsin der.bir iş yapana yardım edilir demekki onun bir işi var, onun işi En’am 54 ayetine göre üzerine yazdığı iş Rahmet etmek sende bu konuda ona yardım etmekle gorevlisin. nasıl? rahmeti ulastırarak. çünkü hangi iyiliğe bakarsan bak rahmetin ulasmasina yardım etmektir. Onun için iyilik yapanları cennette döşekler üzerinde oturtacatır belkide. İyilik yapmaya devam ne için iyilik yaptığınızı bilerek yapmaya devam, rahmetin ulaşmasına yardim etmeye devam bu sebeple ondan yardım almaya devam, yine bir ayette Hz isa havarilere diyorki Allahın yardımciları kim olacak onlarda diyorki biz olacagız, iyilik yaparak rahmetin ulaşmasına vesile olarak (yoldan zarar verecek bir tası çekmekte olsa, yol sorana kestirme güvenilir yılı gostermekte olsa,ihtiyara yer vermekte olsa düşeni kaldırmakta olsa) yardımcılar konumuna devam. Ali doğru söylemis b nin altındaki noktayım diyerek; O olmasaydı da Allah herşeyi sekliylede kucaklayan rahmetiylede kuşatan b harfinin altına o noktayı yok edip başka bir nokta koyardı hadisi göz önüne getirirsek. Bugün zenginsiniz bu bilgi 10 milyar dolardan kıymetlidir bence cennetin anahtarı iyilik yapmak iylik yapmayanin Allah belasını vermis zaten anahtarı elinden almış selam ile