Süper bireyler… Süper birey olmak, 21. yüzyılda başarılı olmanız gereken en önemli becerilerden biridir. Teknolojik değişim çağında, önde olmak sürekli kendi kendini eğitmekle mümkündür.

“Herhangi bir beceriyi derinlemesine ve hızlı bir şekilde öğrenin.”

Hızlı değişen bir dünyada, yeni bir beceriyi olabildiğince hızlı öğrenmek hızla bir zorunluluk haline geliyor. 

Charles Darwin, Leonardo da Vinci ve Nobel ödüllü fizikçi Richard Feynman dahil olmak üzere birçok başarılı insan, olağanüstü doğal zekaya sahip olmadığını iddia etmişlerdi ama başardılar. Bunlar hepimize güzel örnekler.

Hepimizin yeni bir şeyler öğrenmek ve öğrendiği şeyde ustalaşması için yeterli beyin gücü var. Tabiki doğru araçları, yaklaşımları kullanıyor veya öğrendiklerimizi doğru şekilde uyguluyorsak. Doğru teknikle herkes her şeyi öğrenebilir değil mi?

Bu konuda neler yapabileceğimize bakalım.

1. Süper bireyler çok okur

Okuma, beyin egzersizi olarak aklımıza geliyor. Bize alan, zaman, yeni fikirlere, kavramlara, duygulara ve bilgi bedenine daha derin bir bakış açısı sunma özgürlüğü verir.

Kitaplardaki beyniniz aktif olduğu için, okuduğunuz kitabın türüne bağlı olarak büyüyor, değişiyor ve yeni bağlantılar kuruyor. Başarılı insanların çok kitap okuduğunu eminim sizde biliyorsunuz.

Aslında, en başarılı insanların çoğu okumayı bir angarya olarak değil, hayatlarını, kariyerlerini ve işlerini iyileştirmek için bir fırsat olarak görürler.

Ağabeyine göre Elon Musk günde iki kitap okudu . Bill Gates yılda 50 kitap okuyor . Mark Zuckerberg iki haftada bir en az bir kitap okuyor . 

Bilginin yeni para birimi olduğu dünyada okuma ve sürekli öğrenme kazancın gerçek kaynağı haline geliyor.

2. Süper bireyler öğrenmeyi bir süreç olarak görür

Öğrenme bir yolculuktur, yeni bir bilgidir, bir varış noktası değil.

Bu yaşam yolculuğu, kendi kendini yöneten ve kendi kendine ilerleyen bir keşif yolculuğu. Herhangi bir konuyu, fikri veya yeni zihniyeti anlamak, sadece keskin bir gözlem değil sürekli merakta gerektirir.

3. Büyüme zihniyetini benimserler

Modern teknolojileri tartışan çalışmaları ile tanınan yazar, fütürist ve işadamı Alvin Toffler, “21. yüzyılın okuma yazma bilmeyenleri okuma yazma bilmeyenler değil, öğrenemeyen, öğrenemeyen ve öğrenemeyenler olacaktır” diyor.

Büyüme veya uyarlanabilir bir zihniyet geliştirmek, yaşamda en çok arzu ettiğiniz hedeflere daha fazla odaklanmanıza yardımcı olacaktır. Motivasyonunuzu etkileyebilir ve yeteneklerinizi öğrenme ve büyütme fırsatlarını daha kolay görebilmenizi sağlayabilmektedir.

Açık fikirli olma, daha iyi bilgi edinme ve gerektiğinde uygulama yeteneği hayatınızı ve kariyerinizi önemli ölçüde katkı sağlayabilir.

4. Süper bireyler başkalarına bildiklerini öğretir

Araştırmaya göre, öğrenciler kavramı bir başkasına açıklarken / öğretirken veya hemen kullanırken öğrendiklerinin yaklaşık% 90’ını tutuyorlar.

Başkalarına bildiklerinizi öğretmek, yeni bilgileri öğrenmenin, hatırlamanın ve hatırlamanın en etkili yollarından biridir. Psikologlar, buna “ geri çağırma  ” diyor . Daha güçlü bellek izleri oluşturmanın en güvenilir yollarından biri olduğu söyleniyor.

Bilginizin nihai testi, onu bir başkasına aktarma kapasitenizdir.Bilgiyi öğrenmek, işlemek, saklamak ve hatırlamak için en iyi yol öğrendiklerini başkalarına anlatmaktır. Örneğin, bir kitabı tamamlamak yerine yüzde 50 okumayı ve devam etmeden önce öğrendiğiniz temel fikirleri hatırlamayı, paylaşmayı veya yazmayı deneyin.

5. Etkili bireyler beyinlerine dikkat eder

Beyninizi sağlıklı tutmak önemli. Bunun için tükettiğiniz yiyeceklere dikkat etmemiz gerektiği hatırlamak gerekir. Yaban mersini, sebzeler (yapraklı yeşillikler – lahana, ıspanak, brokoli), kepekli tahıllar, balık ve baklagillerden protein almak ve doymuş yağlar (tereyağı) üzerinden sağlıklı doymamış yağlar (zeytinyağı) seçmek .

Meyve ve sebzeler, beyin hücrelerinde aşınma ve yıpranmaya neden olan yaşa bağlı oksidatif stresle savaşır. ”diyor psikiyatri profesörü Dr. Gary Small.

Beynimizi korumak için hiçbir şey yapmazsak beynimiz doğal olarak yavaşlayacaktır.

6. Erken ve sık sık kısa molalar verirler

Son araştırmalara göre , erken ve sık sık kısa molalar vermek, işleri daha iyi öğrenmenize ve hatta akılda tutma oranınızı arttırıyor.

“Herkes yeni bir şey öğrenirken ‘pratik yap, pratik yap, uygula’ gerektiğini düşünüyor. Bunun yerine, dinlenmenin, erken ve sıklıkla, belki de uygulama kadar öğrenme için kritik olduğunu gördük ”dedi. NIH Ulusal Nörolojik Bozukluklar ve İnme Enstitüsü kıdemli araştırmacısı Leonardo G. Cohen.

Beynimizin öğrendiği bilgileri kalıcı belleğe atması gerekir. Sanki bir dantelin motifini çıkarır gibi. Bu sebeple öğrenmeniz için molalar vermek yeni bilgileri daha verimli bir şekilde ezberlemenize yardımcı olur.

Beyninize dinlenmesi için yeterli zaman tanıyın.