admin admin
admin  admin
biriktirdiklerimdestek@gmail.com
Misafirim
  • 6
  • 205
  • 21 Nisan 2020 Salı
  • 1 Yıldız2 Yıldız3 Yıldız4 Yıldız5 Yıldız
    1 Kişi oy verdi
    Ortalama puan: 5,00.
    Bu yazıya oy vermek ister misiniz?
    Loading...
  • +
  • -

Bir gün bir bilge, kendi türleriyle uçmayı reddeden iki ayrı cins kuşa rastlar yol kenarında. Hayli merak eder bu iki farklı yaratılmışın nasıl olup da kendi aileleriyle, ait oldukları yerlerde yaşamak istemediklerini, nasıl olup da bir yabancıyı kendi kardeşlerine yeğlediklerini. Biri Karga Öteki Leylek O kadar farklıdır ki kuşlar, ihtimal veremez birbirlerini sevdiklerine, kendi cinsleriyle […]

Bir gün bir bilge, kendi türleriyle uçmayı reddeden iki ayrı cins kuşa rastlar yol kenarında. Hayli merak eder bu iki farklı yaratılmışın nasıl olup da kendi aileleriyle, ait oldukları yerlerde yaşamak istemediklerini, nasıl olup da bir yabancıyı kendi kardeşlerine yeğlediklerini.

Biri Karga Öteki Leylek

O kadar farklıdır ki kuşlar, ihtimal veremez birbirlerini sevdiklerine, kendi cinsleriyle değil de birbirleriyle uçmayı yeğlediklerine. Öyle ya, karga dediğin kargalarla, leylek dediğin leyleklerle uçmalıdır. Yaklaşır ve merakla inceler kuşları. Ta ki her ikisinin de topal olduğunu keşfedinceye kadar. İkisi de topal…Acıları aynı, eksikleri aynı…Fakat cinsleri farklı! O vakit anlar ki; birlikte kaçar, birlikte uçar…beraber yaşamaları beklenenlerin yanında tutunamayanlar! O vakit anlar ki; sahip oldukları değil, sahip olamadıklarıdır kimilerini birbirlerine yakın kılan. Topal kuşlar birbirlerinin arızalarını bilir ve sömürmek ya da örtmek yerine kabullenirler öylesine.

Dostluk

En sahici dostluklar ortak varlıklar üzerine değil, ortak yoksunluklar üzerine kurulanlardır. Aynı şekilde zengin, aynı şekilde mesut olanların ortak paydaları sabun köpüğü gibidir, söner. Ortak acı, ortak hüzün, ortak pürüzdür esas yakınlaştıran, yaklaştıran. Mesneviden kaydettiğim, ne de ders veren bir hikaye öyle değil mi…Yine düşündüren, kafa yorduran, tefekkür ettiren.Sahi böyle midir? Sorun, dönün kendinize lütfen. Size sıkıntınızı unutturan, içinde bulunduğunuz karmaşadan bir an çekip çıkaran, yokluklarınızı, eksikliklerinizi kapatan insanlarla mı yakınsınız? yoksa varlığınızı ve de yokluklarınızı, eksik gediklerinizi konuşup, paylaştıklarınızla mı? Hangisinin yanında daha iyi hissediyorsunuz canım okur.

Acı Nedir?

Acı yarıştırılabilir mi? Seninki yada benimki daha büyük ya da daha küçük denebilir mi? Kime göre sorusu çözer mi bu kaosu? İçinde bulunduğumuz karantina günlerinde, bulaşıcı hastalık dışında da kayıplar vermeye devam ediyoruz. Kimimiz annesini, kimimiz babasını, kimimiz evladını kaybediyor. Cenazelerine gidemiyor, gelenek ve göreneklerimizin icap ettiği halleri yerine getiremiyor, taziye mesajlarımızı telefonlarla iletiyoruz. Aynı acıyı beklemiyor, ellerimiz telefonlara uzanıyor. Çok şükür ki vicdanlarımız nasırlaşmıyor, kanayacak bir yerlerimiz hala tazeliğini koruyor, derin üzüntüler duyuyoruz. Hal böyleyken aynı yerlerden kırıldıklarımızla, aynı acıyı hissettiklerimizle, aynı yöne baktıklarımızla uzun, upuzun mesailer yapalım dilerim.

Bu mesailer, insanlığımız üzerine konuşulan, salih ameller için coşan muhabbetlerle sarılıp sarmalansın dilerim. Farklılıklarımızla birbirimizi sevip, tahammül edebildiğimiz, içinde her rengi barındıran dünya evimizde ,kalpten kalbe bir yol yaptığımız eş ve dostlarla elbette tadından yenmiyor bu hayat telaşı. Sahi telaş neydi? Şimdi ondan da eser yokken, sakince yeni hayatımızı tefekkür edelim. Değişen, değişmesini istediğimiz yerlere, yerlerimize birer törpü atalım. Atıyorum! O çengelleri bir bir bağlıyorum eksiklerimin arasına, söküklerimi dikiyorum. yamalarımı gözden geçiriyorum şimdi bir bir… Var mısınız yama yapmaya, var mısınız yamaları tazelemeye, üzerlerinden daha sağlam geçmeye?

Sosyal Medyada Paylaşın:

6 yorum

  1. Nasıl güzel bir yazı kaleminizden değil de yüreğinizden yüreğime akmış adeta.Sizi ve sşzin nezdinizde ruhaniyetinizi Allah için seviyorum.Teşekkür ediyorum ruhunuza gönlünüze sağlık ?

  2. Misafiriz bu dünyada, peki bu misafirliğin hakkını ne kadar verebiliyorum. kazık çaktığım ne çok limanlarım var, bu limanlarda bana beni gösteren canım Allah’ım yeterki bırakmasın elimizi. Biz O’nun elini bırakmayalım daha doğrusu. Geliştiren, çoğaltan insanlarla sarsın sarmalasın bizi. Amin… Yüreğinden öperim.

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Yorum yazmak için giriş yapmalısın

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM