Nedir bu dostluk, kimdir bizim dostlarımız?

Peki ya gerçek dostluk nedir? İyi günde, bollukta, varlıkta yanımızda olan mı yoksa dar günümüzde, zordayken, sıkıntıdayken size elini uzatan, ağaya kalkmanıza destek olan, dimdik yürümenize katkıda bulunan mı? Sizce hangisi?

Peki kimlerin gerçek dostu veyahut dostu var? Veya kimlerin kaç tane dostun var sorusuna “çok var” cevabını verecekler var. Daha doğrusu kaç tane dostunuz var? Ben söyleyeyim mi? Emin olun bir elin parmaklarını geçmez.

Peki dost nedir? Biz kimlere dostum deriz?

Dost, bir sıkıntınız olduğunda kendi sıkıntısını, işini, gücünü bırakıp sizin için koşturan, çabalayan, derdinize çareler arayan, risk almaktan korkmayan ve bütün bunları yaparken de herhangi bi beklentisi veya çıkarı olmayan kişilerdir.

Her şeyde olduğu gibi dostluk da tek taraflı yürümez. Siz dostsanız karşınızdaki de dosttur. Eger siz hep karşıdan her şeyi beklerseniz o zaman bu dostluk değil, sizin menfaat ilişkinize döner. Ama öyle dostlarda vardır ki, dostum dediği kişiyi hiç yalnız bırakmaz, başına bir iş geldiğinde yardımına ilk o koşar, eliniden gelenin daha da fazlasını yapmaya çalışır.

Simdi gelelim yeni dostlara, bilmem kaç yaşından sonra edinilen dostlara. Sakın bunlara dost demeyin haa. Hele ki bu zamanda. Onlar dost değil sadece arkadaştır.

Dostluk denilen şey eskilerde kaldı. İnsan bu devirde kime güveneceğini bile şaşıyor. Kaldı kı dost edinsin. Eee şimdi dost edinmeyelim mi? Orası da size kalmış. Demem o ki dostum diyebileceğiniz kişiyi iyi tanıyın. Daha doğrusu gerçek onu tannımış olun ve onun güvenebileceğiniz, her kötü anınızda- tabii sadece kötü değil iyi anınızda da- ; darda, sıkıntıda olduğunuz zamanda yanınızda olabileceğine, elinden bir şey gelmese bile size yardımcı olabilmek için cabalayacağına inanıyorsanız tamamdır.

Dostluk, bir nasio meselesidir ve insan dışı gerçekleşir. Dostluk Lütfi Bergen’ in ifadesiyle söylersek: Yürürken belirgenleşen bir şeydir.

Ve dostlarımız, katlandığımız değil razı olduğumuz insanlardır.

Hayat her zaman cömert davranmaz bize,
tersine çoğu kez zalimdir.
her zaman aynı fırsatları sunmaz,
toyluk zamanlarını ödetir.
hoyratça kullandığımız arkadaşlıkların,
eskitmeden yıprattığımız dostlukların,
savurganca harcadığımız aşkların hazin hatırasıyla
yapayalnız kalırız bir gün
bir akşamüstü yanımızda kimse olmaz,
ya da olanlar olması gerekenler değildir

Murathan Mungan