Bir Bilim Adamının Romanı kitap inceleme raporu, Bir Bilim Adamının Romanı kitap incelemesi, Bir Bilim Adamının Romanı Oğuz Atay

Roman Hakkında

Yazar, romanda hocası Mustafa İnan’ın hayatını kaleme aldığı için biyografik bir eserdir. Romanda yokluktan gelen Mustafa İnan’ın, dünyaca tanınan bir bilim adamı olma sürecinde yaşadığı güçlükler ve bu güçlüklere rağmen ahlak ve kişiliğinden hiçbir şey kaybet­memiş olması ele alınmaktadır. Oğuz Atay, eser, hocasının fotoğraflarını ekleyerek daha da etkili bir eser ortaya koymuştur.

Roman iki kısım halinde anlatılmıştır. Birinci kısım Mustafa İnan’ın eğitim hayatının sonuna kadarki süre, ikinci kısım ise bu devreden sonraki ölüme kadar olan süreçten oluşmaktadır.

Romanın Konusu

Romanda Akademisyen Mustafa İnan’ın hayatından hareketle 1910 ve 1967 yılları arasındaki Türkiye’nin toplumsal ve siyasal yönleri ele alınmıştır. Mustafa İnan’ın köyden çıkarak bilim adamı olma yolundaki serüveni tüm gerçekliğiyle aktarılmıştır. Mustafa İnan’ın mücadeleci ruhu, idealistliği, dürüstlüğü ve ahlakı öne çıkarılmıştır. Yoksulluk içinde ülkesi ve insanları için çalışan bir adamın yaşadığı zorluklar ve başarılar konu edilmiştir.

Mustafa İnan Kimdir?

1911 yılında Adana’da doğmuştur. Yaşamının ilk yılları Birinci Dünya Savaşına denk geldiğinden Fransa işgali altındaki Adana’da zor şartlar altında başka şehirlere kaçmakla geçmiştir. Savaş sonrası memleketine geri dönen ailesiyle zor bir yaşam süren Mustafa İnan, sıcak bir gecede evin damında yatarken düşmüştür. Mucizevi bir şekilde hayatta kalmayı başaran İnan, daha sonraki yıllarda bu düşüşün izleriyle karşılaşacaktır.

Okul hayatına yatılı okullarda devam eden Mustafa İnan, eğitim hayatı boyunca bir çok başarıya imza atmıştır. Mühendislik fakültesini tam dereceyle bitiren nadir öğrencilerden biri olmayı da başarmıştır. Küçük yaşlardan itibaren çevresindeki arkadaşlarına ders anlatan İnan, daha eğitim hayatının ilk yıllarında öğretmen olmayı kafasına koymuştur. Mühendisliği bitirdikten sonra büyük kazançlar elde edebileceği alanlardan uzak duran Mustafa İnan, yeni bilim adamları yetiştirmek hayaliyle geçim sıkıntısı yaşayacağını bile bile akademisyenliği seçmiştir.

Yurt dışından çok önemli teklifler almasına rağmen yurda dönmeyi seçmiş ve Türk halkına hizmet etmeyi amaç edinmiştir. Aynı zamanda doktorası yurt dışında kabul edilen ilk Türk bilim insanı olmuştur. Üstün bilgisi ve zekasıyla kısa sürede önemli çalışmalarıyla kendini kabul ettirmiş ve çoğu kişi için genç sayılabilecek yaşlarda Dekan ve Rektör olmuştur.

Küçük yaşlarda yaşadığı kaza sonrasında vücudu hassaslaşan Mustafa İnan, teşhisi konulamayan bir hastalığa yakalanmış ve tedavi için gittiği Almanya’da hayatını kaybetmiştir. Mustafa İnan’ın son günlerini anlatan bölüm ise okuyucuyu derinden etkileyecek şekilde hazırlanmıştır.

Bir Bilim Adamının Romanı Ana Fikri 

Zorlu yaşam mücadelesine rağmen bir Türk bilim insanının, aydınının kendisine ve toplumuna karşı taşıdığı sorumluluk ile imkansızlıklara rağmen başarıya giden bir yaşam hikayesidir.