1. Anasayfa
  2. Kişisel Gelişim

Zaman Hiç Kimse İçin Durmaz

Zaman Hiç Kimse İçin Durmaz
2

Hatırlıyorum da küçük bir çocukken kolumuzu ısırarak saat yapardık, birazcık canımız yansa da oyun oynamaya o kadar dalmıştık ki o acının farkında bile değildik. Belki de zaman şu an bizlere yaşattığı acıları o günlerden göstermeye çalıştı ama çocukluk işte biz anlamadık. Hem yaşadıklarımdan aldığım tecrübelerimle, hem de şahit olduğum gördüklerimle, şimdi “zaman” ı anlamlandırıyorum. Değerini daha iyi biliyorum sanki. Yaratanın bizlere verdiği en değerli, en güzel imkanlardan biri olduğunun farkına varabiliyorum. Yine de şükrediyorum, çok şükür ki şu dünya denen âlemden göçmeden bazı şeylerin farkına varabildim.

Gerçekten Acımasız mı Zaman?

Gerçekten zaman acımasız mı davranır? Yoksa biz kendi tembelliğimizin ya da sorumsuzluğumuzun cezasını zamana mı keseriz? Aslında şöyle de bir gerçek var ki, bu ayrımı çok iyi yapabilmek gerekir. Zaman ucuna susturucu takılmış bir namlu ise, senin kurşungeçirmez yeleğini öncede giyinmiş olman lazım ki, vurulmayasın.

Ortalama bir insan ömrü 70 – 80 yıl diyelim. Hepimiz için bu süre uzun gibi gözükebilir fakat gerçek aslında hiç de öyle değil. Şu dünyada geçirdiğin zaman çok kısa ve onu en iyi şekilde değerlendirmelisin. Gelecekle ilgili planlar yaparken seni utandıracak anılar bırakmadan, yaratanın yasak dediği sınırlar içerisinde özgürlüğünün keyfini sürüp, bu yaşına kadar elinde olanları bir teraziye katıp eksilerini artılarını değerlendirmelisin. Bir düşün, yeni doğmuş bir bebeğe isim konurken kulağına ezan okunduktan sonra bebeğin kulağına konacak olan isim üç defa tekrarlanır. O bebek büyür, gelişir, yaşar, yaşlanır ve gün gelir dünyadan gitme vakti gelir. Bu sefer de aynı kişinin cenazesini defnetme esnasında namazı kılınır. Kulağımıza okunan ezan aslında öldüğümüzde kılınan namaza aittir. Yani insan ömrü hiçte öyle uzun değil, ezanla namaz arasındaki vakit kadar kısadır.

Hiç Kimse İçin Durmaz

Demek ki bu denli kısa süren bir hayatımız varsa kıymetini bilmeli ve zamanı bilinçli bir şekilde kullanmalıyız. O da şöyle olur aslında; mesela günü iş, istirahat, ibadet gibi saatlere bölerek zamanı daha verimli ve daha kazançlı kullana biliriz. Bu sayede boşa harcadığımız bir vaktimiz olmaz. Nede olsa zamanı durdurmak imkansız, elden bir şey gelmez su gibi akıyor dememeli zamanı faydalı hale getirip bir şeyler yapmalı. Zaman öldürmek diye bir tabir vardır hepimiz biliriz. Aslına bakarsan sen zaman öldürdüğünü sanıyorsun ama zaman seni öldürüyor fark etmiyorsun.

Zaman hiç kimse için durmaz. Bu akıp giden süreçte bizlerden de elbette bir şeyler götürür. Düşüncelerimiz, fikirlerimiz, görünüşümüz olmak üzere elbette bizlerde zamanla değişime uğrarız. İnsanoğlu doğumundan bu yana zamanla yapmış olduğu savaşta hep mağlup gelmiştir ya da berabere kalmıştır. Zamana karşı mağlup gelenler zaten yenik durumunda olanlar, berabere kalanlar ise başarı pozisyonundadır.

Halbuki zaman herkes için yirmi dört saat değil mi? Mühim olan o yirmi dört saati nasıl değerlendirdiğindir. Yarın olduğunda bu günün tarih olacak, eğer geçmişte bıraktığın tarih güzel olsun istiyorsan ve güzel anılara sahip olmak istiyorsan bu sadece istemeyle olmaz. Bu güne güzel tohumlar ekerek düşüncelerini eyleme geçirmenin vakti gelmiştir.

Yoksa hala zamana karşı bahaneler uydurup duracak mısın? Peki, ya zaman konuşacak olsa, utanmayacak mısın?

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım

Her insanın hayatı kendine göre zordur. Bizler için zorluk yaratılışla başlar, yaratılmaktaki gayeyle başlar. Çoğumuz farkında değil ama hepimiz şu dünyada bir sınav içindeyiz, önümüzde cevaplanması gereken sorular var. Fakat, herkesin sorusu ve vereceği cevaplar farklı. Sen bu dünyaya neden geldin? Var oluşunu unutma.. ! Yaratan için insanı yaratmak çok kolay ama bizler için insan olmak zor. Tüm bunları bünyesinde barındırıp hayatına empoze etmeye çalışan biri olarak; Hayat benim için çabalamak, kendi çabana hizmet ederek karşılığını alabilmek demektir. Tıpkı Hz.Mevlâna 'nın dediği gibi "Ulaşamayacağı bile bile neden O' nu arıyorsun? Derler. Bende derim ki; öleceğimi bile bile neden yaşıyorsam o yüzden."

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

Yorumlar (2)

  1. 16 Ocak 2020

    Zamanın hayatımıza olan etkilerini gerçekten çok güzel analiz etmişsiniz anlattıklarınız o kadar doğru ki aynı zamanda farklı hayatları yaşıyoruz ama önemli olan da boşa harcamayıp dolu dolu yasamak

Bir cevap yazın