ŞİİR NEDİR? ⇒ Duygulardan, düşüncelerden, düşlerden, özlemlerden vb. süzülmüş yaşantı birikimleri olarak, ozanların, sözcüklerin sözlük anlamlarına kimi zaman değişik anlamlar da yükleyerek, dil içinde özel bir dil yaratarak oluşturdukları, imgelerden, simgelerden, söz sanatlarından, uyumdan vb. yararlanarak ortaya koydukları, okurda estetik duygular uyandıran yazı türüne şiir denir. ⇒ Şiir, imge, duygu ve düşünceler, hayaller ve sözcüklerin […]
⇒ Duygulardan, düşüncelerden, düşlerden, özlemlerden vb. süzülmüş yaşantı birikimleri olarak, ozanların, sözcüklerin sözlük anlamlarına kimi zaman değişik anlamlar da yükleyerek, dil içinde özel bir dil yaratarak oluşturdukları, imgelerden, simgelerden, söz sanatlarından, uyumdan vb. yararlanarak ortaya koydukları, okurda estetik duygular uyandıran yazı türüne şiir denir.
⇒ Şiir, imge, duygu ve düşünceler, hayaller ve sözcüklerin birlikte oluşturduğu coşkulu söyleyişlerdir.
⇒ Edebiyatımızda şiir (nazım) biçimindeki yazılara manzum, şiir parçalarına da manzume adı verilir.
⇒ Her şiir yazıldığı dönemin etkisi altındadır ve şair, şiirine kendi duygularını da yansıtır.
⇒ Şiirin diğer metinlerden farkı, kişinin ruhuna seslenmesi ve daha etkileyici bir anlatımın ön planda olmasıdır.
İmge : Şairin şiiri kaleme alırken zihninde oluşturduğu görüntü.
Nazım : Ölçülü ve uyaklı sözler topluluğudur.
I- Nazım Birimi
⇒ Şiiri oluşturan dizelerin kümeleniş biçimidir.
*Dize : Şiirdeki her bir satıra verilen addır. En küçük nazım birimidir.
*Beyit : İki dizeden oluşan ve kendi içinde bir anlam bütünlüğü oluşturan nazım birimidir. Daha çok Divan edebiyatında kullanılmıştır.
Aldanma ki şair sözü elbette yalandır
*Dörtlük : Dört dizeden oluşan ve kendi içinde anlam bütünlüğü oluşturan nazım birimidir.
*Bent : Şiirde üç veya daha fazla dizeden oluşan ve kendi aralarında bir anlam bütünlüğü taşıyan nazım birimidir.
Edebiyatımızda İslamiyet Öncesi ve Halk şiiri nazım birimi dörtlük, Divan şiiri nazım birimi beyit, Cumhuriyet Döneminin nazım birimi dize olmuştur.
II. ÖLÇÜ (VEZİN)
⇒ Şiirde dizelerin hece sayılarının ya da hecelerin açıklık-kapalılık durumlarının eşitliğine ölçü denir.
⇒ Edebiyatımızda başlangıç bu yana üç ölçü kullanılmıştır.
⇒ Dizelerdeki sözcüklerin hece sayısının eşitliğine dayanan ölçüdür.
⇒ Hece ölçüsü, Türk şiirinin milli-ulusal ölçüsüdür.
⇒ Edebiyatımızda en çok kullanıla ölçüler 7, 8 ve 11’li hece ölçüleridir.
⇒ “Parmak hesabı” olarak da bilinir.
⇒ Hece ölçüsüyle yazılan dizeler okunurken belli yerlerde durulur. Dizelerdeki bekleme yerlerini gösteren, yarım nefes alınan yerlere ise durak denir.
ÖRNEK
Aruz sizin olsun / hece bizimdir, (11) (6+5=11’li hece ölçüsü)
Halkın söylediği / Türkçe bizimdir; (11)
Leyl sizin, şeb sizin, / gece bizimdir, (11)
Değildir bir mana / üç ada muhtaç. (11)
NOT: Hece sayılarını belirlemek için ünlü sesleri saymak yeterlidir.
⇒ Mısralardaki hecelerin açık ve kapalı olmasına dayanan ölçüdür.
⇒ Divan Edebiyatı Döneminde kullanılan ölçü olup Arap Edebiyatı kaynaklıdır.
⇒ Bu ölçüde açık heceler “·” şeklinde, kapalı heceler ise “ _ “ şeklinde gösterilir. Bunlar ölçü kalıplarını oluşturur.
⇒ Kural olarak her dizenin son hecesi nasıl biterse bitsin kapalı hece sayılır.
⇒ Aruz ölçüsünde hecelerin değerlerini belirleme işlemine (duraklara) takti denir.
⇒ Kutadgu Bilig aruzla yazılan ilk eserdir.
ÖRNEK
Bin at lı / a kın lar da / ço cuk lar gi / bi şen dik
Bin at lı / o gün dev gi / bi bir or du / yu yen dik
_ _ . / . _ _ . / . _ _ . / . _ _
Mef û lü / me fâ î lü / me fâ î lü / fe û lün
Aruzla İlgili Önemli Kavramlar
⇒ Aruz ölçüsüne uydurmak için bir sözcüğün sonundaki ünsüz, ünlüyle başlayan sonraki sözcüğün başında okunabilir; bu ses olayına ulama (vasl) denir.
⇒ Aruz kalıbına uydurmak için kısa heceyi uzun okumaya imale denir; imale aruz kusurudur. Usta şairlerde imale görülmez.
⇒ Aruz kalıbına uydurmak için uzun heceyi kısa okumak da zihaftır ve bu da bir aruz kusurudur. İmalenin tersidir.
⇒ Hece, aruz gibi herhangi bir ölçüye bağlı kalınmayan ölçüdür.
⇒ Hecelerin açık veya kapalı olmasına ya da sayılarına bakmaksızın şairin tamamen kendi üslubuna göre yazmasıdır.
⇒ Serbest ölçü, Türk şiirinde 1940’lardan sonra Orhan Veli Kanık (Garip Akımı) ile yaygınlaşmaya başlamıştır.
⇒ Günümüzde yazılan şiirlerin çoğu serbest ölçüde yazılmaktadır.
⇒ Bu ölçüde ahenk; söyleyiş, ses akışı ve özenli sözcük seçimi ile sağlanır.
ÖRNEK
Bedava yaşıyoruz, bedava;
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,