1. Anasayfa
  2. Edebiyat Kafe

İhtiyacımız Ne?

İhtiyacımız Ne?
3

İhtiyacımız ne?

Biraz mutluluk mu, yoksa huzur mu?

Daha çok para mı, yoksa hayattan umut mu?

Daha çok sevgi mi bekliyoruz, yoksa saygın biri oluşumuzu mu?

Günler, aylar hatta yıllar geçer ama biz insanlar asla değişmeyiz. Her zaman, her şeyin kolayını bulmak için daha da çok hayatı zorlaştırırız.

Hiç düşündünüz mü, bizim gerçekten ihtiyacımız ne?

Her şeye kolay bir şekilde ulaşabilmek!? Mesela paraya, mesela aşka, mesela mutluluğa…

Evet, insan olarak bir çok ihiyacımız var. Paraya ihiyacımız var çünkü daha iyi yaşamalıyız, sevgiye ihtiyacımız var çünkü mutlu olmalıyız, mutluluğa ihtiyacımız var çünkü hayatta daha da çok var olmalıyız…

İhtiyaç Nedir?

Canlıların gereksinim olarak gördüğü şeyleri karşılama isteğidir. İhtiyaç, bir nevi yaşamak demektir. Örneğin, ihtiyacımız olan suyu içme gereğini duyarız çünkü yaşamamız için su şart.

Sadece su değil. Yemek yemeye ihtiyacımız vardır, oturacak bir yuvaya, sarılacak bir dosta, ısınacak bir ateşe ihiyaç duyarız.

Sadece insanlar değil, hayvanlar ve bitkiler de dahil tüm canlılar benzer ihtiyaçları hisseder.

Peki İhtiyaçlarımız Yerine Getirilmezse Ne Olur?

Aslında bu soruyu iki şekilde yanıtlayabilirim. Bahsedilen ihtiyaç hayati bir ihtiyaç ise bu iş yerine getirilmelidir. Ancak bu ihtiyaç eğer sonunda hayati bir mesele oluşturmaz ise sadece içsel olarak rahatsızlıklar hissederiz. Mutsuz oluruz, burukluk hissederiz, rahat olamayız ancak hayata devam edebiliriz.

İhtiyaç, İhtiyaç…Hayat İhtiyaçlardan Mı İbaret?

Malesef ki hayat gerçekten de ihtiyaçlardan ibaret. Mesela sabah kalkarız, önce açlığımızı gidermek isteriz, sonra temizlenmek isteriz. Ardından zorunlu olarak iş/okul’a gitmek isteriz çünkü işin sonunda para isteriz. Sonra yaşayacak bir ev isteriz, burada uyumak ve kalkmak isteriz… Görülen üzere hayatımızda yerimize getirdiğimiz her bir eylem birer ihtiyaçtan ibaret.

HER ŞEY OLDU, TAMAM, PEKİ YA İHTİYAÇ DA BİR İHTİYAÇ DEĞİL MİDİR?

Evet, ihiyaç da bir ihtiyaçtır. Yani duyduğumuz bu ihtiyaç, ihtiyaç olmasa idi, bu sefer belirsiz bir şekilde yaşamaya başlardık. Yani ihtiyaçlar aslında bizim programımızı oluşturmakta ve bizi ona göre hareket ettirmekte.

Durum Bu, İhtiyacı Nasıl Yerine Getiriyoruz?

Çok basit ihtiyaçları yerine getirirken dolaylı da olsa, doğrudan da olsa yine bir canlıyı kullanıyoruz. Mesela ihtiyacımız olan yemeği yine bir insan yapıyor. Ya da uzun yolları aşıp para kazanmak için gezginler deveyi, atı kullanıyor. Yani canlılar kendi ihtiyaçları için yine bir canlıyı kullanıyorlar…

Sonuç Olarak:

Aslında ihtiyacımız ne bilmiyoruz. Yaşamak için değerlerimizi bilmiyoruz. Fakat bunları da kafamızda onaylayarak belirliyoruz. Baklavaya ihtiyaç duyuyoruz; ama ihtiyacımız sahiden de baklava mı?

Ne dersiniz sizce bizim tam olarak ihtiyacımız ne?

Tekrar görüşmek dileğiyle…

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım

Hayatımızda bir çok durumla karşılaşıyoruz. Yazılarımda bu durumlara değinerek, sizlerle paylaşmak için buradayım. Yaşamak, yaşadıkça sizlerle olmak güzel. Sevgiler hepinize

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir
test

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

Yorumlar (3)

  1. İhtiyacımız Ne sorusunun yanıtı insandan insana bir hayli değişiyor sanırım. Ama temelde ihtiyacımız aslında fiziksel ihtiyaçlar. Karnım doyacak, suyumu içeceğim, sindirim ve boşaltım sistemim düzgün çalışacak. Sonra bir evim, ailem, arkadaşlarım ve çevrem olacak. Sonra diğer her şey gelir. Maslow’un kulakları çınlasın. Hayatımız o piramidin basamaklarını çıkmak ile geçiyor ve son bulacak.

  2. Tam olarak ihtiyacımız ne her gün sorarım bu soruyu kendime. Doğru yolda olmak, olmaya çalışmak, insan olmaya çalışmak, ruhunu huzurda tutmak ki benim için en önemlisi de huzur da olmak…. Huzurlu olabilmek için doğru bir adım atmak. Ne kadar da güzel bir konu iyi ki varsın Özgür.

  3. Günümüzün en büyük ihtiyacı sanırım sadece “saygı ve anlayış”. Sevgilerin sun’i ve geçici olduğu bu çağda en azından bunu başarabilmek bile insanlığı en azından düştüğü egosantirizmden kurtaracaktır.

Bir cevap yazın