Türkçenin Tarihi Gelişimi
Abone Ol 

Türkçenin Tarihi Gelişimi

ESKİ TÜRKÇE: Türklerin VIII. yüzyıldan XIII. yüzyıla kadar kullandıkları tek yazı dili Eski Türkçedir. Eski Türkçe; Kök Türk, Uygur ve Karahanlı devirlerini içine alır. Türkler bu zaman içinde birbirlerinden ayrı bölgelerde yeni kültür merkezleri meydana getirmelerine rağmen hep bu dile bağlı kalmışlardır. Kök Türklerden sonra gelen Uygur ve Karahanlı devirleri Türk milletinin yeni medeniyet ve […]

ESKİ TÜRKÇE:

  • Türklerin VIII. yüzyıldan XIII. yüzyıla kadar kullandıkları tek yazı dili Eski Türkçedir.
  • Eski Türkçe; Kök Türk, Uygur ve Karahanlı devirlerini içine alır.
  • Türkler bu zaman içinde birbirlerinden ayrı bölgelerde yeni kültür merkezleri meydana getirmelerine rağmen hep bu dile bağlı kalmışlardır.
  • Kök Türklerden sonra gelen Uygur ve Karahanlı devirleri Türk milletinin yeni medeniyet ve dinlerle tanıştığı zamanlardır.
  • Kök Türklerin bıraktığı Orhun Kitabeleri de denen Kök Türk Yazıtları, Uygurlardan kalan dinî ve hukukî metinler, Karahanlılar devrinde yazılan ve İslami Türk edebiyatının başlangıcını meydana getiren Kutadgu Bilig, Divân-ı Lugati’t Türk ve Atabetü’l Hakayık gibi eserler Eski Türkçe ile yazılmıştır.

KUZEY-DOĞU TÜRKÇESİ, BATI TÜRKÇESİ

  • Eski Türkçeden sonra başlayan Orta Türkçe devri, Türklerin yeni yazı dillerini meydana getirdikleri bir dönemdir.
  • Bu devirde Türkler batıda Anadolu’ya kuzeyde Karadeniz’in kuzeyi ile batı kısmına kadar yayıldı.
  • Bu devirde Türkçe, Kuzey-doğu Türkçesi ve Batı Türkçesi adı ile ikiye ayrılmıştır.

A. KUZEY-DOĞU TÜRKÇESİ

  • Kuzey-doğu Türkçesi XIII. yüzyıl ile XIV. yüzyıllarda Eski Türkçenin devamı olarak Hazar Denizi’nin kuzeyinde ve Orta Asya’da kullanıldı.
  • Eski Türkçenin özelliklerini koruyup geliştirerek devam eden bu yazı dili, Kuzey ve Doğu Türkçesi olmak üzere iki kolda gelişir. a. Kuzey Türkçesi b. Doğu Türkçesi

B. BATI TÜRKÇESİ

  • Hazar Denizi’nin güneyinden geçerek batıya gelip yerleşen Oğuz Türklerinin yazı dilidir.
  • Türkçenin Eski Türkçeden sonra görülen iki kolundan birini oluşturur.
  • XIII. yüzyıldan günümüze kadar kesintisiz devam etmiştir.
  • Diğer yazı dillerine göre daha çok gelişme göstermiştir.
  • Batı Türkçesi; Eski Anadolu Türkçesi, Osmanlı Türkçesi ve Türkiye Türkçesi olarak üç devreye ayrılır.

a) Eski Anadolu Türkçesi (Eski Türkiye Türkçesi):

  • Batı Türkçesinin ilk devri olan Eski Anadolu Türkçesi XIII. yüzyıldan XVI. yüzyıla kadar devam etmiştir.
  • Selçuklular, Anadolu Beylikleri ve ilk Osmanlı bu devre girmektedir.

b) Osmanlı Türkçesi:

  • Türkçe Osmanlı Devletinin sınırları içinde, Hazar’dan Orta Avrupa ‘ya, Kırım’dan Afrika’ya kadar geniş bir sahaya yayılmıştır.
  • Bu yayılma XVI. yüzyıldan XX. yüzyıla kadar devam etmiştir.
  • Türkçe bu devrede yabancı dillerden pek çok kelime ve gramer şekilleri almıştır.

c) Türkiye Türkçesi:

  • Batı Türkçesinin üçüncü devresi Türkiye Türkçesi devresidir.
  • Genellikle “Yeni Lisan Hareketi” bu dönemin başlangıcı kabul edilir.
  • 1908 yılından bu yana yüzyıla yakın bir zamanı içine alan bu devrede Türkçe yabancı gramer şekillerini bırakmış ve kendi yatağında akmaya başlamıştır.
  • Bu devrin temelinde, İstanbul konuşmasının esas alındığı bir yazı dili vardır.
  • Türkiye Türkçesinin gelişmesi içinde Yeni Lisan Hareketi’nden sonra en geniş çalışma Dil İnkılabı’dır.
  • 1928’de Latin alfabesinin kabulü 1932’de Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk Dili Tetkik Cemiyeti (Türk Dil Kurumu)’nin kuruluşu bu hareketin önemli halkalarıdır.(Kemal YAVUZ, Türk Dili ve Kompozisyon Dersleri)

TÜRKLERİN TARİH BOYUNCA KULLANDIĞI ALFABELER:

  • Tarih boyunca birçok devlet kuran ve uygarlık haline gelen Türk devletleri yaşadığı dönemler boyunca farklı alfabeler kullanmışlardır.
  • Tarihin ilerlemesiyle birlikte konuşulan dile uygun harfler ve yazılar değişmiş, bazı dönemler alfabelerde alıntılar yapılmıştır.
  • Türklerin tarih boyunca kullandığı alfabeler içerisinde yalnızca ikisi Türk devletlerinin kendi oluşturmuş oldukları alfabelerdir.
  • Farklı alfabelerin kullanılmasıyla kültürel etkileşimler yaşanmış ve değişimler meydana gelmiştir.

1) Göktürk (Kök Türk) Alfabesi:

  • Türklerin kullandığı alfabeler arasında ilk olanı Göktürk (Kök Türk / Orhun)  alfabesidir.
  • Metinleri isim olarak Göktürk veya Orhun olarak adlandırılır.
  • Türklerin ilk milli alfabesidir.
  • Sadece Türkler tarafından kullanılmıştır.
  • Bu alfabeyi Hunlar, Göktürkler ve Türk kavimler kullanmış, eklemelerde bulunmuşlardır.
  • Yabancı etkilere uzak bir alfabedir.
  • Göktürk alfabesi 38 harften meydana gelmektedir.
  • Bunlardan 4’ü ünlü, 31’i ünsüz ve 3’ü çift ünsüz sesler için kullanılır.
  • Ünlüler için kullanılan harflerin her biri ikişer ünlüyü karşılamaktadır.
  • Dördü sesli olup, sekiz sesi karşılar, geri kalan harfler sessiz harf statüsündedir.
  • Büyük ve küçük harf yoktur.
  • Sağdan sola doğru yazılır ve bu şekilde okunur.
  • Orhun Yazıtları Göktürk alfabesi ile yazılmıştır.
  • Yenisey Yazıtları da Göktürk alfabesi ile yazılmıştır.
  • Noktalama işareti olarak sadece “:” kullanılmıştır.
  • Aynı Türkçedeki gibi hece sistemi üzerine kurulmuş sondan eklemeli bir dildir.
  • İslamiyet’ten sonra kullanılmamıştır.

ÖRNEK 

Yeni Türk harfleriyle: Üze Tengri basmasar, asra yir telinmeser, Türk budun, ilingin törüngin kim artatı? Günümüz Türkçesiyle: Türk ulusu! Üstten gök çökmese, alttan yer delinmese (senin) ilini, töreni kim bozabilir?

2) Uygur Alfabesi:

  • Türklerin kullandığı alfabeler arasında ikinci olarak kullanılan alfabe Uygur alfabesidir.
  • Göktürklerden sonra kurulan Uygurlar tarafından adlandırılmıştır.
  • 18 adet işaretten, sembolden meydana gelmiştir.
  • 4 sesli harf yer alır.
  • Sağdan sola ve harfler birbirine bitişik olacak şekilde yazılır.
  • Yalnızca ”Z” harfi ayrı yazılır.
  • İslamiyet’ten önce ve sonra kullanılmıştır.
  • İslamiyet’ten sonra Türkistan ve Kırım’da bulunan Türk devletleri Uygur alfabesini kullanmaya devam etmişlerdir.
  • Uygur alfabesiyle yazılan ilk metinler 9. yüzyıla aittir.
  • Bu alfabe ile edebiyat, sanat, din ve hukuk alanlarında birçok eser yazılmıştır.

ÖRNEK 

Yeni Türk harfleriyle: Ata bir, ana bir uyalar bu halk Tefavütleri yok öte öttise…Günümüz Türkçesiyle: Bu ulus aynı ana babadandır, bireyleri eşittir; birinin ileri geçmesi üstünlük sayılmaz.

3) Arap-İslam Alfabesi:

  • Türkler, Talas Savaşı’ndan sonra kitleler halinde İslamiyet’i benimsemeye başlamıştır.
  • Türklerin İslamiyet’i kabulünden sonra dile dini kavramlar hızla girmeye başlamıştır.
  • Bu dini kavramların telaffuzu ve doğru yazılışı hususunda ayrılıkları önlemek için Arap alfabesine geçilmiştir.
  • Arap Alfabesi 28 harften oluşmaktadır.
  • Türkçenin ses özelliklerini tam karşılamadığı için dilimize uygun eklemeler yapılarak 31/36 harfle kullanılmıştır.
  • Sağdan sola yazılır.
  • Arap alfabesi ünsüz sesler üzerine kurulmuştur.
  • Ünlü sesler kelimelerde gerekmedikçe gösterilmemiştir.
  • Ünsüz harflerin özelliklerine göre ünlü sesler telaffuz edilmektedir.
  • Kur’an-ı Kerim ve bazı gramer kitapları hareke kullanılarak yazılmıştır.
  • Kullanımı zor gibi görünse de harflerin öğrenimi çok da zor ya da uğraştırıcı değildir.
  • Arap alfabesinde küçük-büyük harf kullanımı ve noktalama kuralları yoktur.
  • Arap alfabesinin kullanımı Karahanlı döneminden, 1 Kasım 1928’e kadar sürmüştür.
  • Osmanlı döneminde Arapça, Farsça ve Türkçe’nin karışımından oluşan Osmanlıca ile birlikte bir bütün oluşturmuştur.
  • 1928 yılında yapılan harf inkılabı ile kullanımı sona ermiştir.
  • Bu alfabe ile Türk-İslam tarihinde önemli eserler verilmiştir.
  • Arap alfabesinin bizdeki ilk önemli ürünleri: Kutadgu Bilig, Divanü lügati’t-Türk ve Atabetü’l-Hakayık’tır.
  • Bunlardan Kutadgu Bilig ile Atabetü’l-Hakayık Uygur alfabesiyle de yazılmıştır.

4) Kiril Alfabesi:

  • Türklerin Kiril alfabesine geçişi Rusya topraklarında gerçekleşmiştir.
  • Yunan alfabesinden geliştirilen bu Rus alfabesi, zorla kabul ettirilmiş bir alfabedir.
  • Ruslar, sınırları içindeki Müslüman Türklerin birlik olmasını engellemek amacıyla, “tek alfabe” yasağı koyarak farklı semboller ve şekillerle dolu alfabeler hazırlamıştır.
  • Türkler arasında 20 çeşit Kiril alfabesi kullanılmıştır.
  • Kiril Alfabesi Türklerin kullandığı alfabeler arasında en çok sesli harf barındıran alfabedir.
  • 38 harften oluşan alfabenin 11’i sesli harftir.
  • Soldan sağa doğru yazılır.
  • Halen bugün bazı Türk toplulukları Kiril alfabesini kullanmaktadır.

5) Latin Alfabesi:

  • Türklerin kullandığı alfabeler arasında ne çok bilineni Latin alfabesidir.
  • Arap alfabesinin Türkçenin yapısına uymaması Latin alfabesine geçişin önemli nedenlerindendir.
  • 1925 yılında ilk olarak Azeri Türkleri tarafında kullanılmıştır.
  • Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra 1928 yılında ülkemizde kullanılmaya başlanmıştır.
  • 1 Kasım 1928 tarihinde Türk Harf devrimi yapılmış; Arap alfabesinden Latin alfabesine geçilmiştir.
  • Bu alfabede toplam 29 harf bulunmaktadır.
  • 8’i sesli harf; geri kalanlar ise sessiz harflerdir.
  • Latin alfabesinde bulunmayan, Türk dilinin yapısına uygun “ç, ş, ğ, ö, ü”, harfleri eklenmiştir.
  • Latin alfabe sisteminden bulunan “q x, w” harfleri Türkçe dil yapısına uymadığı için kaldırılmıştır.
  • Latin alfabesinde bulunan “I-i” harfinin yanında “ı” ve “İ” şekilleri de kullanılmaya başlanmıştır.
  • Soldan sağa doğru yazılır.
  • Harfler hem bitişik hem de ayrı şekilde yazılabilir.
  • Türkiye ve Avrupa Türkleri tarafından kullanılan bu alfabe, diğer kullanılan alfabelere göre daha kolay ve öğrenilmesi daha basittir.
  • Okuma–yazmayı kolaylaştırma amacıyla Latin alfabesine geçilmiştir.
Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM