Özgür Uğurlu
Özgür  Uğurlu
ozgurugurlu115@gmail.com
Mutluluk Neydi?
  • 6
  • 260
  • 22 Şubat 2023 Çarşamba
  • 1 Yıldız2 Yıldız3 Yıldız4 Yıldız5 Yıldız
    1 Kişi oy verdi
    Ortalama puan: 5,00.
    Bu yazıya oy vermek ister misiniz?
    Loading...
  • +
  • -

Mutluluk neydi? Bizi ayakta tutan duygu muydu, yoksa bizi yaşama bağlayan ip miydi? Ne çabuk unuttuk mutlu olmayı, ne çabuk unuttuk mutluluğun getirdiği armağanları, ne çabuk!.. Unuttuğumuz mutluluk kimimize göre bir notaydı belki de, kimimize göre attığımız son gol. Kimimize göre içtiğimiz son kahveydi, kimimize göre son sohbetimiz, kimimize göre de hayatın ta kendisi… Nasıl […]

Mutluluk neydi? Bizi ayakta tutan duygu muydu, yoksa bizi yaşama bağlayan ip miydi? Ne çabuk unuttuk mutlu olmayı, ne çabuk unuttuk mutluluğun getirdiği armağanları, ne çabuk!..

Unuttuğumuz mutluluk kimimize göre bir notaydı belki de, kimimize göre attığımız son gol. Kimimize göre içtiğimiz son kahveydi, kimimize göre son sohbetimiz, kimimize göre de hayatın ta kendisi…

Nasıl Mutlu Olurdun?

Mutluyken çok iyi gülüyordun. O gülüş her şeyi değiştiriyordu, bir bilsen. O bir gülüşünle en yakın arkadaşın da gülüyor, o bir gülüşünle gününe yeni bir anlam getiriyordun. Hatırlasana, nasıl unuttun mutlu olmayı?

Peki ya nasıl mutlu ederdin? Bir aç, susuz köpeği okşadığında, bir anda unutmuştu tüm açlığını ve senin sevginle doydu karnı. Arkadaşına yaptığın son doğum günü sürprizi, üstelik ‘ artık yaşlandık ‘ diyordu, sürprizinle birlikte o, anlık gülüşü, dünyalara değerdi.

O poşetlerini taşımasına yardım ettiğin teyze sana ‘ sağol yavrum ‘ dediğinde mutlu olmamış mıydın ya da en kötü gününde dostların senin yanında olduğunda mutlu değil miydin?. Hayır kurumuna yaptığın son bağışla birlikte değiştirdiğin bir hayat, bir yaşam… Bunları nasıl unuttun?!..

Sen çok iyi biriydin küçükken. Hep gülerdin, kızarlardı sana ‘ ne var o kadar gülünecek ? ‘ diye ama gülerdin, senin gülüşünle onlar da gülerdi bir daha. Hep oyuncaklarını paylaşırdın, hiç kıskanmazdın. Hayvanlara hep yemek verirdin, sen yemezdin ama onlara yedirirdin. Çok mutlu olurdun, çok…

Ne oldu da değiştin?

Bedenin kocaman oldu, şimdi sana ait olan eşyalarını paylaşmıyorsun. Kıskanıyorsun da biraz. Çok bağırıyorsun, kızıyorsun, eskiden hiç de bağırmazdın. Biliyor musun sen hep gülerdin eski zamanlar, şimdi çok nadir gülüyorsun. Eskiden oyuncağın kırıldı diye ağlıyordun ama şimdi kalbin kırıldı diye ağlıyorsun. Çok acı…

Sana bu duyguyu, sen geliştikçe unutturan nefret unutturdu, kıskançlık unutturdu. Sana bunu kibir unuttudu, sana bunu senin mutlu olmamanı isteyen mutsuz insanlar ve mutsuzlukları unutturdu.

Ama içindeki çocuk sana bir şey söylüyor dinlesene. Duymuyor musun ben söyleyeyim. Diyor ki, üzülme, eskisi gibi mutlu ol, sen bana benzeyince daha mutlu, daha güzel oluyorsun!…

Kulak ver o küçük çocuğa, çünkü seni telafi eden ve seni en çok tanıyan, o çocuk…

Durma, Gül!

Kahkaha at ve mutsuz insanlara, gül! Sen gülünce onlar da gülsünler. En azından desinler, deli gibi ne gülüyor?, evet buna gülüyorsalar deli olun! Yeter ki mutlu olun, mutlu olalım. İçimizdeki mutsuza değil, içimizdeki mutlu çocuğa kulak verelim!

Ne diyor mutlu çocuk: ” Gül, sen güldükçe daha güzelsin! ”

Mutluluk neydi? demeyeceğimiz, daima mutluluklar ve mutlu koskocaman hayatlar!

Tutumlu ve ‘İsraf’ sız Bir Yaşam İçin adlı yazıyı okumak için tıklayınız.

Sosyal Medyada Paylaşın:

6 yorum

  1. Aslında şu ölümlü dünyada kocaman bir beklenti içine girmek en çok yıpratan bizleri. Bir zaman sonra işin stresi,onun dertleri,şunun pertleri derken bir bakıyoruz hayatımız almış başını olumsuzluğa gidiyor. Gülmeyi unutmuşuz…

  2. Son zamanlarda Mutluluk Neydi sorusunun cevabını unutmuştuk neredeyse. Bugünlerde toplum olarak umutlandık biraz. Tam bu saatlerde manalı bir yorum oldu 🙂 Ben kişisel olarak son zamanlarda mutluluk kelimesini bile unuttum diyebilirim. Ülke için olduğu kadar bireyler için de çok zor bir süreç Hepimiz sınanıyoruz. Yazınız böyle bir dönemde ilaç gibi geldi. Kaleminize sağlık.

  3. Bu “küçük şeylerden mutlu olma” hali elbette önemli ve yaşama dair detayları yakalamamızı sağlıyor.
    Bunun yanı sıra ben mutluluğu “amaçlarımızı gerçekleştirmeye” bağlayan birisiyim. Yani evrende işgal ettiğim yerin hakkını veriyor muyum diye yoklarım hep kendimi.
    Amaçlarımdan kaçını yakaladım, hangilerinde gerideyim bunlara dikkatle bakarım.
    Çünkü mutluluk, hoşnutluk demek değildir; aşk sarhoşluğu demek değildir ve Polyannacılık da değildir.
    Mutluluğa ulaşmak bir çaba ve amaçlarımıza dönük bir efor ister bence.
    Yaşamdaki minik detayları ve büyük resmi bir arada görebilmek ve mutluluğu herkesin yakalaması dileğiyle…

  4. Beklentilerimiz azaldığında o küçücük mutlulukları yakalayabiliyoruz. maalesef zamane insanın beklentileri aslında kendilerini yiyip bitirmelerine neden oluyor. küçük dediğimiz ama büyük olan her anın tadını çıkarmayı diliyorum. harika bir yazı teşekkürler özgür uğurlu

  5. küçük küçük şeylerden mutlu olabilmek en büyük mutluluk bence…ben başarabilyorum sanırım ve sürekli şükrediyorum..insanın ailesi sevdikleri sağlıklıysa etrafındaysa en büyük mutluluk ve şükür nedeni aslında…gerisi birşekilde olur…

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM