Marc Randolph Netflix: Bu İş Asla Tutmaz kitabında nereden nereye geldiklerini ve bu yolculuğun nasıl başladığını anlatıyor.

Netflix’in bir fikirden şirkete dönüşmesinin daha önce anlatılmamış inanılmaz hikâyesi, şirketin ilk CEO’su ve kurucularından Marc Randolph tarafından gün ışığına çıkarılıyor.

Bir zamanlar geleneksel işletme niteliğindeki video mağazaları hüküm sürmekteydi. Hepsinde gecikme ücreti vardı. Video yayın akışı henüz duyulmamıştı ve DVD’lerin yaygın olarak kullanılması ancak uçan arabalar kadar olası görülüyordu.

Aslında bunlar 1997’de ülkede yaygın olarak geçerliydi ama Marc’ın bir fikri vardı. İnternetten faydalanarak film kiralamak gibi basit bir fikir. İlk yatırımcı olarak Reed Hastings ve CEO olarak Marc Randolph birlikte Netflix’i kurdular.

Şimdi 150 milyon abonesiyle Netflix’in zaferi ortada olsa da yirmi birinci yüzyılın en altüst olmuş startupı yola birkaç inanan ve her dönemeçte karşılaşılan bir felaketle başlamıştı. Marc Randolph’un yolculuğu cesarete, azme ve kararlılığa sahip herhangi birinin –çoğunun asla tutmayacağını düşündüğü bir fikirle olsa bile– dünyayı değiştirebileceğine örnek teşkil ediyor.

Karşıt görüşlerle dolu bu anlatıda Marc, akıcı bir dille iş hayatında ya da yaşamda bir konuda gözünü karartmak hakkındaki en temel sorulardan bazılarını yanıtlıyor: Nasıl başlayacaksınız? Hayal kırıklıkları ya da başarısızlıkları nasıl bertaraf edeceksiniz? Başarıyla nasıl başa çıkacaksınız? Başarı aslında nedir?

Netflix: Bu İş Asla Tutmaz yalnızca bir hayallerinin peşinden gitme öyküsü değil aynı zamanda zamanımızın en etkileyici ve en derin öykülerindendir.

Netflix: Bu İş Asla Tutmaz Alıntılar

Hayalinizi gerçekleştirebilmenizin en önemli adımı çok basit:Yalnızca başlamanız gerekiyor.

Hayallerinizi gerçeğe dönüştürmek söz konusu olduğunda, emrinizdeki en güçlü silahlardan biri inatçı, dik başlı bir ısrardır. Hayırı cevap olarak kabul etmeyen biri karşılığını alacaktır, çünkü iş dünyasında hayır her zaman hayır demek değildir.

İşin gerçeği, iyi bir fikrin yanı sıra bin tane de kötü fikrin olmasıdır. Ve bazen aradaki farkı söylemek oldukça zordur.

Bu bizim kişiye özel şampuan fikrinden Netflix’e nasıl geldiğimizin öyküsü. Ama aynı zamanda bir fikrin inanılmaz serüveninin öyküsü. Hayalden düşünceye ve gerçeğe. Ve bizi bir arabın içinde sürekli yeni fikirler üreten iki adam olmaktan, eski bir bankada bir düzüne bilgisayar başında insana ve borsa takip ekranından şirketimizin hisselerini izleyen yüzlerce çalışana götüren bu yolculukta öğrendiğimiz şeylerin hayatlarımızı nasıl değiştirdiğinin öyküsü.