‘’Güzel söz ağaca benzer, gölgesinde hem söyleyen hem de işiten serinler’’ Kurşun kalem ile sözün altını çizdi. Kitaba ve dahi kağıda verdiği önem gösterdiği özen yüzünden hiçbir işaretlemesinde kurşun kalem dışında kalem kullanamazdı. Bilirdi ki kağıdın her türlüsü candan ve can emeğinden oluşturulurdu. Bu bilgi onda hal olmuştu. Bu hali seviyordu.Akşam kızı ile birlikte okuldan […]
‘’Güzel söz ağaca benzer, gölgesinde hem söyleyen hem de işiten serinler’’ Kurşun kalem ile sözün altını çizdi. Kitaba ve dahi kağıda verdiği önem gösterdiği özen yüzünden hiçbir işaretlemesinde kurşun kalem dışında kalem kullanamazdı. Bilirdi ki kağıdın her türlüsü candan ve can emeğinden oluşturulurdu. Bu bilgi onda hal olmuştu. Bu hali seviyordu.
Akşam kızı ile birlikte okuldan eve dönerken ‘’lakin kelimesi nasıl da sihirli geliyor kulağa anne, fakat kelimesi çok kaba ‘’ dediğini anımsadı ve gülümsedi. Ardından kitabın arasına arkadaşının onun için islediği kitap ayracını yerleştirdi. ’’okumayı seviyorsun diye ,inşaAllah beğenir sin ’’ deyişi kulaklarında yankılandı. Mutfak dolabını açtı , en sevdiği kahve fincanını çıkardı. Başka bir arkadaşının hediyesiydi fincan ‘’ Her kahve içişin şifa olsun sana inşaAllah ’’ dediğini hatırladı.
Güzel sözler ile sarmalandı kalbi ve hepsinin sevgisini içinde hissetti. Kahve ile özdeşleşen hatır kelimesi üzerinde düşünmeye başladı. ‘’Kimsenin hatırını kırmazdı, ne kadar fedakârdı’’ denilen kişileri, diyebileceği kişileri hayal etti.
Kelimelerin insanları, kelimelerin mekanları, kelimelerin yaşamları çok etkilediğini ve hatta yol ayrımlarını gösteren tabelalar kadar etkili olduğunu deneyimlemişti. Konuşulan her güzellik konuşana
da işitene de şifa oluyordu. ‘’Güzel bir söz kökü sağlam dalları göğe yükselen bir ağaç gibidir’’ibrahim suresi 24. Ayeti hatırladı. Hemen ardından bu ayeti doğrulayan yaşanmışlıklarını , en ümitsiz anlarında
telefondan gelen dostunun sesini ’’seninle konuşunca ümitvar oluyorum ‘’bu kelime onu yine yeniden eskisinden daha güçlü kararlı ayağa kaldırmıştı. Ne büyük bir lütuftu bu , çok şükür duyurana diyerek
Allah a şükretti.
Hz. Peygamberimiz (sav) in ‘’Ya hayr söyle ya sus’’ hadisi şerifinin her anlamda yol gösterici olduğu kadar bugün üzerinde düşündüğü anlamda da eşsiz bir yol gösterici olduğunu düşündü. Ardından en
sevdiği Salavat-ı Şerifeyi okudu. İyi ki iyi ki sana tabiyim efendim diyerek elini kalbine götürdü.
Hz. Mevlana nın evinin her tarafına yazıp yazıp astığı sözünü kalbi ile okudu. Hece hece ses ses… ‘’Bu dünya yaptıklarımızın yankılanıp tekrar bize döneceği bir dağdır’’ bu kocaman ve eşsiz kainatta
konuştuklarımız vücut buluyor. Çünkü yaptığımız herşey düşünce tohumu ile söze sözden eyleme dönüşüyor. Söze dönüştürdüğümüz bütün düşüncelerimiz de bize geri geliyor. Hz. Mevlana ya bir Fatiha-i Şerif okuyup içtenlikle kabulü için dua etti. Çocukları ile birlikte yaptığı pirinç deneyini hatırladı. İki ayrı kaba suyun içine yerleştirdikleri pirinçlere
belli ve eşit aralıklarla , birine güzel ve özenli sözler söylediklerini, birine çirkin ve kaba sözler söylediklerini , deneyin sonunda güzellikler işiten pirinçlerin güzel kokular yaydığını, çirkinlikler işten pirinçlerin kötü kokular yayarak çürüdüğünü anımsadı.
En önemli ayrıntının ise, çocukların koşarak güzel sözler söylemeye gittiklerini diğer kaba çirkin ve kaba söz söylemenin hep ona kaldığını ve bunda çok zorlandığını hatırladı. Uzunca bir süre dudağında gülümseme kaldı. Çünkü Allah en güzel ve insanı da güzele iyiye güzel söz söylemeye ve duymaya meyilli yaratıyor. Çocuklarda var olalı çok uzun zaman olmadığı için Yaradan (c.c) ın sanatı işliyor diye düşündü. Allahuekber diyerek yerinden kalktı. Kitaplığında muhafaza ettiği dua defterini ve kurşun kalemini eline aldı.
Besmelesini çekti
ALLAH IM
NİYET ETTİM SÖZLERİMLE KIRMAMAYA
NİYET ETTİM SÖZLERİMLE KIRILMAMAYA
NİYET ETTİM KONUŞTUĞUM HER SÖZÜN BANA DA İŞİTENE ŞİFA OLMASINA
NİYET ETTİM SUSTUĞUM HER SÖZÜN BENDE DE İŞİTMEYENDE DE YOK OLMASINA
BUNLARI BANA KOLAY EYLE
BANA YARDIM ET
AMİN AMİN AMİN
Dilek Hilal KIRIŞ
Kalbinin güzelliği yine kelamına yansımış ❤️ şifa olsun her okuyana❤️
Siziz yazınızı okuduktan sonra akşam tevekkül kitabını okuyordum kaldığım yerden devam edeyim dedim ve sonrasında kaldığım cümle şuydu ‘’Güzel bir söz kökü sağlam dalları göğe yükselen bir ağaç gibidir’’ibrahim suresi 24. Ayeti ve bu işaret değil de neydi :))
Kardesimmm…Eline,diline,gönlüne sağlık.
Canım yüreğine sağlık emeğine sağlık….