Sadece kadınların yaşadığı bir ülke düşünün sizce bu mümkün mü? Siz bunu düşünürken düşüncelerimin ve kalemimin ulaştığı herkese merhaba! Kadınlar Ülkesi ; Amerikalı feminist yazar Charlotte Perkins Gilman’ın kalemine göre mümkün. Tabi ki adından anlaşıldığı üzere bu bir ütopya . Hatta Kadınlar Ülkesi Feminist ütopyaları ilk örneklerinden kabul edilmiştir. Bazı yönleriyle güzel bir dünya sistemi olarak düşünülse de İthaki bilim kurgu klasiklerinden olan bu ütopya , bu […]
Sadece kadınların yaşadığı bir ülke düşünün sizce bu mümkün mü? Siz bunu düşünürken düşüncelerimin ve kalemimin ulaştığı herkese merhaba! Kadınlar Ülkesi ; Amerikalı feminist yazar Charlotte Perkins Gilman’ın kalemine göre mümkün.
Tabi ki adından anlaşıldığı üzere bu bir ütopya . Hatta Kadınlar Ülkesi Feminist ütopyaları ilk örneklerinden kabul edilmiştir. Bazı yönleriyle güzel bir dünya sistemi olarak düşünülse de İthaki bilim kurgu klasiklerinden olan bu ütopya , bu tarz sevenlere değişik bir bakış açısı sunmuştur . Dünya düzeni dengede olduğu sürece anlamlı diyenlerdenim bende elbette ama bu kitap üzerinden böyle bir dünya da düşünmedim değil hani …
“Medeni bir ülkeye benziyordu açıkçası, bilindik herhangi bir ülkeden hiçbir farkı yoktu.”
Kadınlar Ülkesi Özellikleri :
Çevirmen | Sevda Deniz Karalı |
Orijinal Adı | Herland |
Sayfa Sayısı | 216 |
Her şey , I. Dünya Savaşı dönemlerinde üç Amerikalı adamın, dünyanın ücra bir yerinde çok az insanın bulunduğu bir ülkenin keşfiyle başlar. Bu ülkeyi ilginç kılan ise nüfusu sadece kadınlardan oluşması … Akla ilk gelen oh ne güzel bir dünya ! Barış içerisinde , mutlu mesut yaşamalarıdır.(Devlet kurumlarına dantel örtü serdikleri bile canlandı gözümde ? ) Kadına şiddet yok , taciz yok , aile baskısı yok …
Ancak bu ülkenin akla ilk gelen sorunu ise hiç erkek olmayan bu ülkede olsa olsa üreyememeleri diye düşünülebilir . İki bin yıllık bir ülke olan Kadınlar Ülkesi’nde buna da çare bulunmuştur. Yani bu durumda Amerikalı kaşiflere baya inceleyeceği alan doğmuştur. Yazarımız kitaba bu yönüyle bilim kurgu havası vermeye çalışmışsa da mantıklı dayanak sunmaması bilim kurgu kitabı dememe engel niteliğinde .
Terry, Jeff ve Vandyck’in perspektifinden , eril bil dille anlatılmıştır bu ülke. Bunu yaparken de hikayenin konusu bizim dünya düzenimize göre zıtlıklarla ele alınmıştır. Toplumsal rollerin cinsiyete göre mi olmalı sorusuna cevap bulabileceğiniz bir kitap .
“Altın Çağ bilimkurgularının tadını veren ve günümüzde hâlâ geçerliliğini koruyan bir eser.” —Joanna Russ
“Kadınlar Ülkesi kadınların neler yapabileceğini incelik ve zarafetle anlatan, gülümseten bir ütopya.” —Marge Piercy
Son olarak kitabın benim açımdan keyifli olmasının yanı sıra sosyolojik olarak çok fazla eleştiriye açık bir roman . Eleştirdiğim yönüyle de ayrıca başka bir postta buluşacağız. Kitabı okuyacaklara ilk tavsiyem kitabı tam olarak anlamlandırmak için Feminist yazar Charlotte Gilman’ın düşünce yapısı incelenmeli ve kitaba öyle başlanmalı.
Tebrik ederim ? Başarılı bir yazı