Gözde Şengören
Gözde  Şengören
sengorengozde@gmail.com
Bırakabilmek
  • 2
  • 145
  • 25 Şubat 2020 Salı
  • 1 Yıldız2 Yıldız3 Yıldız4 Yıldız5 Yıldız
    1 Kişi oy verdi
    Ortalama puan: 5,00.
    Bu yazıya oy vermek ister misiniz?
    Loading...
  • +
  • -

Değerli okur dostlarım , hepinize merhaba. Bu hafta , sosyolojik olarak ele aldığım bir konu hakkında yazmak istedim . Başlıktan da anlaşılacağı üzere yazımın konusu bırakabilmek …  Bırakabilmek sözlük anlamı, bakıldığında birden fazla anlamlara gelse de benim ele alacağım şekli “Bir alışkanlıktan veya bir işten vazgeçmek”.  Ben bu bağlamda bırakabilmenin öneminden ve gücünden bahsedeceğim .  Hepimizin bu konuda sıkıntı duyduğu aşikar  .  […]

Değerli okur dostlarım , hepinize merhaba. Bu hafta , sosyolojik olarak ele aldığım bir konu hakkında yazmak istedim . Başlıktan da anlaşılacağı üzere yazımın konusu bırakabilmek … 

Bırakabilmek sözlük anlamı, bakıldığında birden fazla anlamlara gelse de benim ele alacağım şekli “Bir alışkanlıktan veya bir işten vazgeçmek”.  Ben bu bağlamda bırakabilmenin öneminden ve gücünden bahsedeceğim .  Hepimizin bu konuda sıkıntı duyduğu aşikar  . 

 İçinde bulunduğumuz bir durumdan veya mevcut bir düzenden ayrılmayı yani o durumu  bırakabilmekten mümkün mertebe kaçınırız. Bunda da etken kendimizce yarattığımız konfor alanından uzaklaşma korkusu veya rahatımızın kaçacağı düşüncesi .Böyle düşündüğümüz sürece tatsız tuzsuz bir hayat veya çıkmazlara girmiş ilişkiler yaşarız; hayatımız yavanlaşır. Zoraki giden ilişkiler , verimsiz bir iş hayatı bizleri ruhsal buhranlara sokar . Örneğin ;çalıştığımız iş yeri artık bize bir şey katmıyorsa ve  yeni düşünceler üretemez kendimizi geliştiremez oluruz. Eee ne duruyoruz o işte . Tam da burada zihin devreye girerek “ yeni iş bulmak çok zor , mevcut işin idare eder , piyasa kötü , işsizlik fazla gibi … “ düşünceler üretmeye başlar. Sıkıntı duyulan bir durum dahi yaşasak önce kendi engelimizle karşılaşırız. Hedef ve hayallerimiz burada sekteye uğrar .  Daha cesur ve kendinden emin adımlar attığımızda hayatın da bize daha cömert davranacağını bilmelisiniz .  

Bırakabilmek Özgürlüktür

Bu durumu bize en iyi anlatan Joseph Goldstein’in bir hikayesi olan Maymun Tuzağı bu yazıma vesile olmuştur ;

Asya’da maymun yakalamak için kullanılan bir çeşit tuzak vardır. Bir Hindistan cevizi oyulur ve iple bir ağaca veya yerdeki bir kazığa bağlanır. Hindistan cevizinin altına ince bir yarık açılır ve oradan içine tatlı bir yiyecek konur. Bu yarık sadece maymunun elini açıkken sokacağı büyüklüktedir, yumruk yaptığında elini dışarı çıkaramaz. Maymun, tatlının kokusunu alır, yiyeceği yakalamak için elini içeri sokar ve yiyeceği kavrar, ama yiyecek elindeyken elini dışarı çıkarması olanaksızdır. 

Sıkıca yumruk yapılmış el, bu yarıktan dışarı çıkamaz. Avcılar geldiğinde, maymun çılgına döner ama kaçamaz. Aslında bu maymunu tutsak eden hiçbir şey yoktur. Onu sadece kendi bağımlılığının gücü tutsak etmiştir. Yapması gereken tek şey  elini açıp yiyeceği bırakmaktır. Ama zihninde aç gözlülüğü o kadar güçlüdür ki bu tuzaktan kurtulan maymun çok nadir görülür. 

Bizi tuzağa düşüren ve orada kalmamıza neden olan şey, arzularımız ve zihnimizde onlara bağımlı oluşumuzdur. Tüm yapmamız gereken, elimizi açıp benliğimizi ve bağımlı olduğumuz şeyleri serbest bırakmak, özgürleşmektir…  

Son olarak meslektaşım Bircan Yıldırım’ın da dediği gibi  “ Hayat Cesurlara Torpil Geçer.” 

Sosyal Medyada Paylaşın:

2 yorum

  1. Bırakabilmek…verebilmek…erdem işi.Ne güzeldi kelimeler. Cok teşekkürler.

  2. Arzularımızı nefsimizi bırakabilmek ne buyuk bir şey ve onlardan doğru oluşturduğumuz bağlarımızı koparabilmek bir kenara bırakabilmek insAllah

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM