Zeynep Gök
Zeynep  Gök
hlyy.5252@gmail.com
Gaia ‘dan…
  • 4
  • 127
  • 19 Aralık 2019 Perşembe
  • 1 Yıldız2 Yıldız3 Yıldız4 Yıldız5 Yıldız
    4 Kişi oy verdi
    Ortalama puan: 5,00.
    Bu yazıya oy vermek ister misiniz?
    Loading...
  • +
  • -

SiMurg Gaia CEHALET VADİSİ’NDEN KÜÇÜK BİR ALINTI… Gaia ‘İnsan türü var derdi babam. Karşılaşacağın en özel, en şanslı fakat en acımasız tür derdi. Gördüklerinin en sınırlı olduğunu bilerek düşünmeye çalış evlat. Yukarıdan baktığında gördüğün her şey onların aklı ve yeteneğidir. Her güce sahip olan akılları vardır. Yaradan; aklı onlara, sezgiyi bize bahşetmiştir. Onlar aklıyla sezgi […]

SiMurg Gaia

CEHALET VADİSİ’NDEN KÜÇÜK BİR ALINTI… Gaia

‘İnsan türü var derdi babam. Karşılaşacağın en özel, en şanslı fakat en acımasız tür derdi. Gördüklerinin en sınırlı olduğunu bilerek düşünmeye çalış evlat. Yukarıdan baktığında gördüğün her şey onların aklı ve yeteneğidir. Her güce sahip olan akılları vardır.

Yaradan; aklı onlara, sezgiyi bize bahşetmiştir. Onlar aklıyla sezgi gücünü de keşfetmişlerdir. Her şeye yetecek güce sahip bu türe yetinmediklerinden dolayı birde elçilerle, yazılı kılavuz göndermiştir. Yasakları bildirmiş, kolay yaşamaları için de sonsuz nimetler sunmuştur. Fakat bu şanslı tür evlat, kendi türünü yok etmeye başlayarak en büyük cahilliği göstermiştir. Türlerinin, varlıklarının, bunca nimetlerin içinde yolundan sapanlar olmuştur. Kendi türleriyle de yetinmeyip, onlar için gönderilen her şeyi zalimce yok etmek için ellerinden geleni yapmışlardır.

Yapacaklardır.

Toklukları bizler gibi günlük arayışla değildir evlat. Buna rağmen açgözlülük işlemiştir ruhsuz ruhlarına. Türüne yardım edenler de vardır içlerinde elbette. Kendi türü dışında tüm canlıları koruyanları da vardır. Fakat bu insan türü, yardım edenlere de zarar vermeye başlamıştır. Oldukları yeri hakir görenler savaşmaya başlamıştır. Bir süre sonra kılavuzlarını yok sayarak bildikleri, kolay gördükleri yolları seçerek rezilleşmeye başlamışlardır. Verdikleri kavga kendi türünedir. Ne boş ne sefil bir savaştır bu… Sevgi gördükçe zalimleşenler bir yana kendi türünü aşağı görenler öbür yana.

Bu türün en masumları gözlerini yeni yeni açanlar ve gözlerini sonsuzluğa yummaya hazırlananlardır. Bilir misin evlat, bu insan türü en masumları en masum yerlerinden nasıl acımasızca katleder?

‘Ey cahillik dehlizlerinde paslı akıntıya bulanmış rezillik.  Kılavuz elçilerinden, soylarından, kalplerinden bi-haber insan türü…

Sen!

Susamış bir cani cahilliğisin. Sefil bir üryana bürünmüş cehaletsin?’

Haber okuyamaz olduk değil mi?

Maalesef cehaletin bizleri acıttığı bir noksanlıktayız.

Göçümüzde elbette en ortadaki noktayla da buluşacaktık.

Kimi zaman beyin hücrelerimizi kaçırırız da sonra onları arayıp toplamakla geçer bir ömür…

Evet sevgili okurlar yine kitaptan çok kısa bir alıntıyla karşınızdayım. Aslında tümüyle karşınıza çıkmak için sabırsızlanıyorum fakat aceleye getirmeyecek kadar da sakınıyorum. Çok sevdiğiniz ve sakındığınız şeyleri ertelemek ve geç olmasını olgunlaşacağına bağlayarak inanmak benim de bir hayli inandığım şeylerdendir. Bazı şeyler hemen olsun derken, çok nadir inandığımız şeyleri gizleyerek olgunlaşmaya bırakabiliyoruz. Bazen gerçekten bazı şeyler geç olmalıdır. Geç olması ve özellikle güç olması kıymet sancağımızı kuvvetlendirir.

 Esasında benlik göçü, hepimizin ivme yakaladığı anılaşma güçlüğüdür.

Kurallar, simalar, yollar, kelimeler farklıdır. Fakat göç, kaçınılmaz sonlu bir hususudur hayatımızın.

Geç olsun güç olmasın değil de , geç olsun, güç olsun varsın, fakat tam olsun, dilenilenden bile güzel ve şaşırtıcı olsun. Enerjimizi semaya avuç içlerimizdeki titreşimlerle, en olanı dilemekle, ışıklandırarak iletelim…

Belki geç ve güç olan ağız dolusu kahkahalarla döner bulur bizi ışıklar…

Z.G. Gaia, Gaia ‘dan…

Sosyal Medyada Paylaşın:

4 yorum

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM