Hayatta çoğu şeyi öğrenemedik…  Sevmeyi, ağlamayı, gülmeyi, kendimizi ifade etmeyi, yaşamayı öğrenemedik…  Öğrenemediklerimiz  …

Ne acıdır ki dünyada bir çok şeyi öğenemeyen oldukça insan var.  Ben, biz, hepimiz öğrendikçe, hayat bize öğrettikçe öğrenemediklerimizin farkına varıyoruz aslında. Bazen doğruyu ve gerçeği aramak, bilmediğimiz ne kadar çok şeyin olduğunu tek celsede gösteriverir. 

Gerçekler acıdır derler ya. Bu cümlenin diğer bir anlamı da bence şudur. Gerçek sana öğrenmediğini öğretir. Aslında o ana kadar bir çok şeyi sen bilmiyorsun ve işte tam o sıra her şeyi öğreniyorsun. İşte acı böyle ortaya çıkıyor… 

Asıl konumuza dönecek olursak’ insan düşünen bir varlıktır’ diye klişe bir lafı ele almak istiyorum.  Şu soruyu soralım kendimize:

” İnsan, ne kadar düşünen bir varlıktır ? ” 

Bence çoğu insan düşünmek, yeni şeyi öğrnemeye koyulmak istemez. Çünkü insan kısacası bilgiye tok bir varlıktır. Hele bu söylediklerim gözle görülecek kadar şimdiki dönemde oldukça fazla.  Esasında öğrenemediklerimiz bazı insanların gözüne batmıyor. Onları rahatsız etmiyor.

Ne dedim başta, öğrenemediklerimiz! Kısa olmasına rağmen bir çok acı gerçeği yüzümüze vuran o kelime. Bazı insanlar kabul etmezler öğrenmediği şeylerin olmadığını ama kabul edenler bilir, biz insan olarak yaşamayı bilmiyoruz sanki. En mutlumuz bile aslında nasıl mutlu olacağını bilmiyor, en hüzünlümüz de nasıl ağlayacağını bilmiyor. 

Ne dersiniz sizce aslında yaşamayı, sevmeyi, paylaşmayı öğrenebildik mi?  Bize bunları öğretemeyen etken neydi? İçimizdeki siyah mı yoksa içimizdeki beyaz mı? 

Öğrenemediklerimiz

Yoksa… Yoksa biz öğrenmeyi de öğrenemedik? 

Bunca soru dolaşır durur aklımızda belki de bu sorular da her ya da geç bir gün cevaplanacaktır. 

İşin aslında, mesele öğrenemediklerimiz değil aslında mesele öğrenmek istemediklerimizde. Bir şeyi öğrenemiyorsak ya istemiyoruz, veya öğrenmeyi gerçekten de bilmiyoruz. Ya da  her ikisi.

Ama şu gerçek var ki hayatta öğrenemediğimiz daha çok şey var… Kendimizi daha çok sevmek, insanları daha çok anlayabilmek, daha mutlu olmayı istemek, kendimizi daha iyi tanımak, daha daha daha bunlardan sadece bir kaçı… 

Hoşça kalın dostlar… Diğer yazıda buluşmak dileğiyle…