1. Anasayfa
  2. Edebiyat Kafe

Kybelenin Varisleri Fatma Türkdoğan

Kybelenin Varisleri Fatma Türkdoğan
6

Kitabın adı hayli ilginç… 2015 yılında Ferfir yayınlarından çıkan Kybelenin Varisleri ikinci baskıya hazırlanıyor. Önce Kibele ya da kitapta yazıldığı gibi Kyble ne demek sormadan edemiyor insan.

Kibele, Anadolu topraklarında yaşamış bir ana tanrıçadır. Mitolojiktir. Doğayı, yaşamı ve bereketi simgelediğine inanılan ana tanrıça, hem ana hem de bakire olan Kibele, kendi kendine doğurur. Bu nedenle tüm tanrıların anasıdır.  

Fatma Türkdoğan, Kütahya doğumlu. Emekli bir öğretmen… Yaklaşık on yıldır edebiyatla aktif olarak uğraşıyor. Kat ettiği mesafeden ötürü kendisini tebrik etmek gerek. Makale, deneme, öykü ve şiirleri, Acemi, Temrin, Berceste dergileriyle, çeşitli blog ve sitelerde yayınlandı.

Kybelenin Varisleri Fatma Türkdoğan’ın ilk kitabı. Eserde on yedi öykü bulunmakta. Yazar, Kybelenin Varisleri’ni “ilham perim hayatımın ışığı biricik kızım” diye andığı Feyza’ya ithaf etmiş. Anne yazarın ilk eserini kızına ithaf edişi asla tesadüf olamaz. Onun ithafında gelmiş geçmiş bütün annelere telmih, gelecek bütün kızlara miras var. Anne, kızına sadece maddi şeyler bırakmaz ya anneden evlada intikal eden nice mana cevheri vardır.

Ezilse dahi başı dik kızlar

Fatma Türkdoğan’ın öykülerinde Kybele, çağlar öncesinden bizlere olanca neşesiyle ve doğurganlığıyla gülümser. Bununla birlikte Anadolu’nun bereketli topraklarında doğup büyüyen vârislerine baktığında zaman zaman bakışları hüzünlenir. Onun tanrıça ve anaç bakışlarındaki hüzün umuda gebedir aslında. Binlerce yıl öncesinden filizlenen, kuvvetle muhtemel çok yakın bir gelecekte yeşerecek olan bir umuttur bu. Anneden kızına miras kalır, aynı zamanda da hep bir adım ileri gitmek çabasındadır. Anne, kızının kendisinden daha iyi yaşamasını diler. Kız, annesinden farklı olmak için çabalar. Fatma Türkdoğan, Kybele’nin Vârisleri’nde kadim kadınsal bakış açısından da faydalanarak Kybele’nin ezilse dahi eğilmeyen, bir yanıyla dimdik ayakta kalmayı başarmış kızlarını resmetmekte.

Eserin giriş bölümünde yazar öykülerine ilham kaynaklığı eden Kybele’nin kız evlatlarına hitaben şunları söyler: Bitek topraklarda; insan kılığında bedenlenip göklerin sonsuzluğunda ışık seli gibi yayılan –yaratıcılığı, bereketi, cinselliği, doğumu, çocuk büyütmeyi ve gelişme döngüsünü temsil eden analık simgesi- Kibele; doğuştan gelen yazgısını kabullenen Anadolu’daki vârislerine taze çalı ve çiçek kokulu nefesiyle çağlar öncesinden seslenir: “Sizler; yaşamın mayası, yaratma eyleminin nüvesi, araştırıcı yeteneğin özüsünüz…”

Toplum denen arazlarla dolu, neliği kimliği meçhul yaratık en çok öykülerimizde boy gösterir. Yaşanmış ve kurgulanmış cümle öykülerimiz toplumun zihinlerimizdeki izdüşümünden ibarettir. Bazen korkutur bizleri, bazen uydurduğu masallarla avutur, bazen başımızı okşar, bazen hırpalar, bazen aç kor, bazen doyurur bizleri. Dağ başına bile gitsek kurtuluşumuz imkânsız ondan. Kalplerimizdeki çoğu onulmaz olan yaraları açan da, gözleri yaşlı tımar eden de toplumdur. Fatma Türkdoğan Kybele’nin Vârisleri’nde toplumun her kesiminden kadını ele alır. İşçi köylü, zengin fakir, eğitim görmüş cahil bırakılmış, sevilmiş örselenmiş demeden birçok zıt tablolar halinde canlı bir toplum panoraması oluşturmuş.  Okura onun hazırladığı panoramayı seyir ve bu seyirden kendine pay çıkarma işi kalmış.

Anadolu ve Kybelenin Varisleri

Fatma Türkdoğan olay ağırlıklı öyküler yazmayı tercih eden bir yazar. Onun öykülerinde duran, düşünen, hareketsiz karakterler değil, aksine oldukça hareketli, eylemden yana karakterler var. Akışa kapılıp, kendisini etkisiz hale getirmiş insanlardan uzak durmuş yazar. Onun kurguladığı ya da seyredip yazmaya karar verdiği kadınlar ne kadar olumsuz hallerde olsalar da mücadeleden geri kalmazlar. Umut dolu, çalışkan, bulunduğu hali değiştirmeye, değiştiremese de en iyi konuma erişme çabasında olan Kybele’nin Vârisleri, Anadolu coğrafyasından ve yazarın güçlü duruşundan izler taşımaktadır.

İkinci baskısına hazırlanan kitap için Fatma Türkdoğan’ı tebrik ederiz… Nice eserlere…

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım

Yaşadığım müddetçe yazmaya devam… Yeni öyküler hayat var olduğu sürece yazılacaktır elbet. Değişmeyen tarzım ve çizgim olacaktır çünkü bu pek rağbet görmeyen çizgiyi oturtabilmek için çok emek verdim. Bana niye entelektüel, zengin ya da aydın birini yazmıyorsunuz diye sorduklarında onlara şu cevabı veriyorum: Bunları, çoğu yazar yazdı zaten asıl yazılmayan insan tiplerine bakmak lazım. Kim bunlar; varoşlar, ötekileştirilenler, yabancılaştırılanlar, yalnızlaştırılanlar ve sistemin çarklarında ezilip yok sayılan insanlar… Bunları çoğu yazar yazmaya değer görmedi bence asıl hayatlar bunlarda… Filler Ölüme Yalnız Gider adlı kitabın yazarıyım aynı zamanda.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

Yorumlar (6)

  1. Kybelenin Varisleri kitabı okudum gerçekten etkileyici teşekkürler

  2. Anadolu topraklarında, anne yazarın ilk eserini kızına ithaf edişi, çok güzel öyküler çıkmış olacağını düşünüyorum Kybelenin Varisleri kitabının ikinci baskısına hazırlanan Fatma Türkdoğan’a başarılar. Teşekkürler

  3. Kybelenin Varisleri kitabı hem isim hem hikayesinin içeriği açısından ilgi çekici. İçindeki diğer hikayeleri de merak ettim. Fatma Tükdoğan’ın 2. kitabı bakalım nasıl olacak?

  4. Kybelenin Varisleri Fatma Türkdoğan’ın eserini yeni duyuyorum siteniz aracılığı ile bir ananenin eserini kızına itaf etmesi çok sevindirici ayrıca kitabını tüm kesimleri göz önüne alara yazması da çok güzel olmuş 2. baskısında bol kazançlar okuyucular diliyorum.

  5. Kütahya doğumlu biri olarak ayrı bir ilgi duydum yazara ve kitabına. Yolu açık olsun. İkinci baskısı daha çok satsın…

Bir cevap yazın